"ذلك لكنهم" - Traduction Arabe en Turc

    • ama
        
    Evet, aslında gittim, ama bana yardımcı olmadılar. Open Subtitles . نعم ، في الواقع ، فعلت ذلك لكنهم لم يساعدوني
    Bundan söz etmek istemezdim ama yapmalıyım. Open Subtitles لا أريد التحدث بشأن ذلك لكنهم حاصروني من ؟
    Bu işi yapmaları emredilmiş, ama nedenini bilmiyorlar. Open Subtitles لقد امروا ان يفعلوا ذلك لكنهم لا يعرفون لماذا.
    İnanması zor ama birlikte konserlere giderdik. Open Subtitles من الصعب تصديق ذلك,لكنهم اعتادوا الذهاب للحفلات معاً
    Halkla ilişkilerciler bunu bilir ama yürürlüğe koyamazlar. Open Subtitles ، أصحاب العلاقات العامة يتفهمون ذلك لكنهم لا يستطيعون تنفيذه أبداً
    Olduğundan bile haberim yoktu ama bu yüzden almadılar. Open Subtitles لم اكن حتى اعرف ذلك, لكنهم.. حسناً, هم لم يدخلوني بسببه.
    Jüri üyeleri bayılmayacaktır ama inanacaktır. Open Subtitles هيئة المحلفين ربما لن تحب ذلك لكنهم سيصدقون ذلك
    Söylemeye çalıştım, ama git diye bağırdılar. Open Subtitles دعيني أقول أني حاولتُ ذلك, لكنهم صرخوا علي أن أذهب بعيداً
    Tecavüzden bahsetmiyorum hoşuna gider zaten ama biraz sıçarlar ağzına Open Subtitles اريد التحدث عن الاغتصاب لأنك تحبين ذلك لكنهم سيخرجون الغائط منكِ
    Beni bilerek düşürttürdü, ve bunu diğer tüm kızlar biliyor, ama bir şey söylemekten korkuyorlar. Open Subtitles وأوقعتني عمداً وكل الفتيات الذين معها يعلمون ذلك لكنهم لايعارضونها لأنهم خائفون جداً
    Çünkü bir sürü insan böyle söyler ama hiçbiri ciddi değildir. Open Subtitles لأن الكثير من الناس يقولون ذلك لكنهم لا يعنونه
    Öyle görünmediğini biliyorum, ama hepsi iyi çocuklardır. Open Subtitles أعلم أنه لا يبدوا ذلك , لكنهم فتيان طيبون
    Hayır, böyle beklemek istemiyorum dostum ama silahları var. Open Subtitles لا , لا اريد ذلك , لكنهم يملكون اسلحه يارجل
    Bunu söylemek çok üzücü ama saygınlıklarını kaybettiler. Open Subtitles من المحزن قول ذلك لكنهم يفقدوا كرامتهم أيضًا
    Şey, beni takip ediyorlar, yani, evet ama beni buraya davet etmediler. Open Subtitles إنهم يتعقبونني ، نعم أعتقد ذلك لكنهم لم يدعونني الى ههنا
    Üzgünüm ama pastanın üstünü boka bulamışlar. Open Subtitles وأنني أكره قول ذلك لكنهم .تغوطوا على كل كعكتكِ
    Dünyada bunu açıklayacak bilim yok ama olduğunu sanıyorlar. Artık söylediklerimin de bir önemi yok. Open Subtitles لا يوجد أي علم في العالم يمكنه تفسير ذلك لكنهم يعتقدون إنه هنالك لم يعد رأيي هاماً
    Birinin aldığına emminim ama gelip kapımı çalmadılar. Open Subtitles انا متأكد ان شخصا فعل ذلك لكنهم لم يأتوا ويطرقوا على بابي
    Bunu ben biliyorum, sen biliyorsun ama onlar bilmiyor. Open Subtitles أنا أعرف ذلك، وأنت تعرف ذلك لكنهم لا يعرفون ذلك
    - Biliyorum, inanması zor ama sevmiyorlar işte. Open Subtitles لا، اعلم أنه من الصعب تصديق ذلك لكنهم لا يفعلون

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus