Bir günah işlersen, bunun kefaretini ödersin. | Open Subtitles | لو ارتكبتي ذنبا فيجب أن تكفيرين عن هذا الذنب |
Burada günah işlememiş olsa da yeterli inanca sahip olmayanlar acı çeker. | Open Subtitles | هنا يعذّب الذين لم يفعلوا ذنبا لكنهم لم يكونوا مؤمنين |
Eğer tereddüdüm varsa parayı almamın günah olduğunu söylediler. | Open Subtitles | قالوا لو كان لديكِ شكا سيكون ذنبا عظيما إذا اخذتم النقود |
Ama iyi görünmek istemek bir günah değil. | Open Subtitles | لكن الرغبة في أن تبدين بمظهر جميل ليس ذنبا |
SANIRIM BİR KUYRUK GÖRDÜM. | Open Subtitles | لا أعرف. أعتقد أنني رأيت ذنبا. أنت رأيته أيضا ؟ |
Bir şey daha var, ama bunun bir günah olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | يوجد أمرا اخر لكني لست متأكدة فيما لو كان ذنبا |
Eğer O'nun isteğine karşı gelirsen, bir günah işlersin. | Open Subtitles | لو قمتِ بفعل أمرا يخالف رغبته فأنت ترتكبين ذنبا |
Eğer seni incitirsem bu bir günah değildir | Open Subtitles | لو آذيتك . .. فإن ذلك ليس ذنبا |
Tanrı'ya güvenmemenin en kötü günah olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | قاله كان ذنبا أسوأ أن لا يأتمن الله. |
Peder, bu gün ağır bir günah işledim. | Open Subtitles | أبي ، قد ارتكبت ذنبا كبيرا هذا اليوم |
Rajadilerin bölgesine giderek günah mı işledim? | Open Subtitles | هل اقترفت ذنبا بذهابي الى الرجاديين ؟ |
Benim günah işlememe izin verdin... ama kulun Mikolas'ın... ölümcül bir günah işlemesine izin verme. | Open Subtitles | لقد سمحت بذنوبي ولكن لا تسمح لخادمك (ميكولاس) بأن يرتكب ذنبا مميتا |
Sen aramıza günah soktun. | Open Subtitles | قد جلبت ذنبا بيننا. |
Aramıza günah getirdin. | Open Subtitles | لقد جلبت ذنبا بيننا |
Bu günah değil Devyn. | Open Subtitles | هذا ليس ذنبا (ديفن).أنا |
DIŞARI BAKARKEN BİR KUYRUK GÖRDÜM. | Open Subtitles | رأيت فقط... رأيت ... رأيت ذنبا... |