Ve onlar muhtemelen sahte bir gizlilik anlaşması imzaladılar o yüzden nereye gittiklerini kimse bilmiyor. | Open Subtitles | و ربما وقعوا على إتفاقية سرية وهمية حتى لا يعرف أحد مكان ذهابهم |
Hem nereye gittiklerini de öğrenmiş oluruz. | Open Subtitles | وقد نكون قادرين أيضاً على معرفة مكان ذهابهم. |
Nereye gittiklerini dair bir kayıt varsa, sadece onu istiyorum. | Open Subtitles | لديك سجل يحوي مكان ذهابهم وهذا كل ما أطلبه |
Gideli ne kadar oldu? | Open Subtitles | كم مر على ذهابهم ؟ |
Gideli 6 saatten fazla oldu. | Open Subtitles | لقد مضى على ذهابهم ست ساعات |
Hani birlikte hayvanat bahçesine gittikleri kitap. | Open Subtitles | تلك النسخة التي تتضمن ذهابهم إلى حديقة الحيوان |
Fakat hâlen gittikleri zaman yaşadığınız yer daha çok tekdüze ve boş oluyor. | Open Subtitles | لكن يظل المكان الذى تعيش فيه موحشا و حزينا على ذهابهم |
Evet, ve vaftiz ettirerek cennete gideceklerinden emin oldu. | Open Subtitles | نعم و التعميد كان للتأكد من ذهابهم للجنة |
Nereye gittiklerini gösterebilecek şeyler arayın. | Open Subtitles | ابحثوا عن أيّ شيء قد يظهر مكان ذهابهم |
Yani süper bir dahi ile aynı okula gittiklerini bildiklerinde-- | Open Subtitles | عن ذهابهم لـ المدرسة مع عبقري خارق |
-Nereye gittiklerini nereden biliyorlar? | Open Subtitles | -كيف يرون طريق ذهابهم |
CJ bana neden dışarı gittiklerini söyledi. | Open Subtitles | أخبرني (سي جي) بسبب ذهابهم للخارج |
Kalktıkları saatle okula gittikleri saatler arasında derileriyle temas etmiş olabilecek her şeyi araştırın. | Open Subtitles | ابحثوا عن أي شئ يمكن أن يكون لمس جلدهما... بين فترة استيقاظهم و ذهابهم للمدرسة |
gittikleri yer için bir ipucu olabilecek şeyleri arayın. | Open Subtitles | ابحثوا عن أيّ شيء قد يظهر مكان ذهابهم |
Yollarına gideceklerinden emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | هذا فقط للتأكد من ذهابهم |