Hükümeti dengelemek için Amerikalılarla işbirliği yapmaya gönüllü olan adamlar. | Open Subtitles | رجال ذوو سلطة سياسية ينوون العمل مع الأمريكان لاستقرار الحكومة |
Aramızda da, asık suratlı yaşlı adamlar. | Open Subtitles | و بيننا ، الكثير من الرجال ذوو الوجوه العكرة |
Öyle ama hep olmayacak tipte adamlar bakar. | Open Subtitles | نعم لكن فى الغالب يكون من أشخاص ذوو النوعية الخطأ. |
Sen de öyleydin ama bu insanlar senden faydalandılar kendilerini bir şey zannediyorlar. | Open Subtitles | وأنت كنت كذلك، وأولئك الأشخاص الأوغاد قد استغلوك معتقدين أنهم ذوو أهمية كبيرة |
Burası daha alt pozisyonlardaki kişilerin dua etmek için geldikleri tapınak. | Open Subtitles | هذا هو المعبد حيثُ يأتي ذوو المقام الأدنى للإدلاء بصلواتهم. |
Çünkü seninle takas karşılığında bana istediğim her şeyi verebilecek bazı güçlü adamlar var. | Open Subtitles | لأن هناك بعض الرجال ذوو النفوذ الذين سيقومون بإعطائي أي شئ أريده في مقابلكِ |
Koca ayaklı adamlar için ne derler bilirsin. | Open Subtitles | تعـرفيـن مـا يقـال عـن الأشخـاص ذوو الأقـدام الضخمـة |
Koca ayaklı adamlar için ne derler bilirsin. | Open Subtitles | تعـرفيـن مـا يقـال عـن الأشخـاص ذوو الأقـدام الضخمـة |
Bir zamanlar kurt adamlar kendilerini lanetli yerine kutsal görürlerdi. | Open Subtitles | مرّ وقت ارتأى فيه المذؤوبون أنفسهم غير ذوي لعنة، بل ذوو نعمه |
Ciddiyim. Siyah Giyen adamlar'ın hafızamı silmesi lazım. | Open Subtitles | أعني، أحتاج ما يشبه ماحي ''الذكريات كما بفيلم ''ذوو الحُلل السوداء. |
Beyaz şapkalı adamlar, siyah şapkalı kabadayılarla kapışır. | Open Subtitles | حيث يقاتل ذوو القبعات البيضاء الأشرار ذوو القبعات السوداء |
Dışarıdaki kapşonlu adamlar, kim onlar? | Open Subtitles | هو عائق فقط في طريق ما يمكن أن نصبح عليه أولئك الرجال ذوو القلنسوات في الخارج من هم؟ |
Herkes aynı şeyi konuşuyor siyah kıyafetli adamlar birbirleriyle savaşıyor. | Open Subtitles | مرحبًا، الجميع يُدلي بالأقوال عينها، رجال ذوو ثياب سوداء تقاتلوا سويًّا. |
Aksanlı konuşan bazı adamlar beni çağırdı. | Open Subtitles | أقسم. بعض الأشخاص ذوو لهجات اتصلوا بي. |
Kedisi olan adamlar. Bilmiyorum. | Open Subtitles | الرجال ذوو القطط لا أعرف |
Kar maskeleri olan adamlar. | Open Subtitles | ذوو الأقنعة، هؤلاء الرجال |
Kar maskeleri olan adamlar. | Open Subtitles | ذوو الأقنعة، هؤلاء الرجال |
Daha önemlisi: iletinizi okuyan insanların sayısı ya da yazdıklarınızı okuyan insanlar kim? | TED | ما هو المهم: عدد قُراء المنشور الذي كتبته، أم من هم الأشخاص ذوو التأثير الذين يقرؤون ما تكتب؟ |
Larva evrelerinde biz insanlar gibi iki taraflı simetrileri olur. | TED | في مراحلهم اليرقية، هم ذوو تناظر ثنائي تمامًا مثلنا نحن البشر. |
sadece çok ulu pozisyonlardaki kişilerin gerçek Tenseigan'ı görmelerine izin verilir. | Open Subtitles | هيناتا-ساما، فقط ذوو المقام الرفيع... مسموحٌ لهم برؤية التينسيغان الحقيقيّة. |