"رأت شيئاً" - Traduction Arabe en Turc

• şey görmüş
• şey gördü
• şey gördüğünü
• şeyler gördüğünü
• bir şey görmüştür

Claire bir şey görmüş ve sana sormazsam beni öldürür.
كلير رأت شيئاً ما وهى سوف تقتلنى إذا لم أسألك

Onunla konuşup bir şey görmüş mü öğrenmeliyiz.
علينا التحدث معها لنرى لو كانت رأت شيئاً

- Ne? - Tepeye tırmandığı gibi de, yeni bir şey görmüş ve ölüvermiş!
وعندما تسلقت لقمة الشجرة رأت شيئاً جديداً و..

Bilgisayarda kötü bir şey gördü, sanırım.
لقد رأت شيئاً سيئاً على الحاسوب على ما أعتقد

O karanlığa gözlerini dikti ve çok güzel, olağanüstü bir şey gördü ilk kez onu yok etmek istemedi.
ينظرون إلى الأعلى، عوضاً عن الأسفل نظرت هناك عبر السواد... و رأت شيئاً جميلاً، شيئاً رائعاً...

Ailesine yolda yanlışlıkla korkunç bir şey gördüğünü ve mümkün olduğunca çabuk ayrılacağını söylemiş.
لقد راسلت والديها قائلة أنها بالصدفة رأت شيئاً مخيفاً في الممر و أنها ستغادر بسرعة بقدر ما أمكنها

Şu an hâlâ şokta olduğu için söyleyecek çok fazla bir şey yok ama iç güdülerim bir şeyler gördüğünü söylüyor.
حسناً ، إنها مصابة بصدمة نفسية ، لذا لا يوجد الكثير للمضي قدماً لكن شعوري ينبئني بأنها قد رأت شيئاً ما

Belki de onu öldürtecek bir şey görmüştür.
نعتقد أنها رأت شيئاً ما تسببّ في قتلها.

Başka bir şey görmüş mü?
هل رأت شيئاً آخر؟

Üste görmemesi gereken bir şey görmüş, ve onlarda sinirlenmiş.
حسناً لقد كان هذا هو الشخص الذي دفعها بعيداً عن الطريق لقد رأت شيئاً ما في في القاعده .. لم يكن من المفترض ان تراه ... فأصبحوا عصبيين

Bir şey görmüş olabilir.
ربما أنها رأت شيئاً

Bir şey görmüş olmalı.
لا بد أنها رأت شيئاً.

Riley bir şey görmüş olmalı ya da Sam riske girmek istemedi.
(رايلي) على الاغلب رأت شيئاً او ربما (سام) لم يأخذ خذره

Panama'nın içinde bizim göremediğimiz bir şey görmüş olabilir.
(فربما رأت شيئاً بداخل (بنما لا يسعنا رؤيته

- Biri bir şey görmüş olmalı.
-لابد أنّ إحداهن قد رأت شيئاً .

Ertesi gün Joy, pazar okulunda yıllarca yapılmamış bir şey gördü.
... اليوم التالي , ( جوي ) رأت شيئاً أبطل سنوات من الدراسة الدينية

Kylie Fleming korkunç bir şey gördüğünü söylemiş.
كما تعلم، كايلي فليمينغ قالت أنها رأت شيئاً مرعباً

Onu telaşa düşüren bir şeyler gördüğünü söyledi.
لقد قالت أنها رأت شيئاً أقلقها

Belki bir şey görmüştür.
ربما رأت شيئاً.