Ayak bileğinde silah kılıfı olan, yerde yatan bir adam gördüm ve işe yarar diye silahı aldım. | Open Subtitles | رأيت رجلًا مستلقياً ومعه قراب مسدس للكاحل فأخذت المسدس |
Biraz su almak için kalktım ve ön bahçemizde duran bir adam gördüm sandım. | Open Subtitles | نهضتُ لأحضر كوبًا من المياه وخُيَّل إليّ أنني رأيت رجلًا يقف في باحتنا الأمامية. |
Bir zamanlar masum ve sevgi dolu olan ama hayatta kalmak için canavara dönüşmek zorunda kalan bir adam gördüm. | Open Subtitles | رأيت رجلًا كان بريئًا محبوبًا، ثم اضطرّ لينقلب وحشًا لينجو. |
Wando'ya gitmek için, tekne kiralamak isteyen bir adam gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت رجلًا أتى الى هنا ليسأل عن قارب يتجه الى (وان دوو)؟ |
Çok kıllı bir adam görmüştüm, ayıya benziyordu. | Open Subtitles | لقد رأيت رجلًا مُشـعرًا جدًا بدا لي وكأنه دب |
Az önce oturma odamızda yürüyen bir adam gördüm de. | Open Subtitles | لأنني رأيت رجلًا في غرفة المعيشة |
Bir adam gördüm. | Open Subtitles | رأيت رجلًا اُلتهم من قبل ثعبان بحر... |
Elishia, dün akşam gözlerimin önünde çürüyüp giden bir adam gördüm. | Open Subtitles | (إليشا), رأيت رجلًا يتفتت ليلة الأمس |
Bir ad... Bir adam gördüm. | Open Subtitles | رأيت رجلًا |
- Bu civarda gezen bir adam gördün. - O Len. | Open Subtitles | رأيت رجلًا يتسكع في الجوار مسبقًا - (إنه (لين - |
Ben böyle ölen bir adam görmüştüm. | Open Subtitles | لقد رأيت رجلًا يموت هكذا مرّة. |