İster inanırsın ister inanma birlikte harikalar. | Open Subtitles | سواء قررت التصديق أو لا انهما رائعتان سوية |
Hayır, harikalar. harikalar ama daha da harika olabilirler. | Open Subtitles | لا بل إنهن رائعتان , رائعتان , لكن لديهن ما هو أروع |
Bu ev ve bu takım muhteşem. Tam olması gerektiği gibi. | Open Subtitles | هذا المنزل وهذه المجموعة رائعتان تماماً كما يجب أن تكونا عليه |
O zaman hayatımda iki muhteşem kadın olmuş olur. | Open Subtitles | -إذاً ، سيكون لديّ سيدتان رائعتان بحياتي |
Sağolun, gerçekten de güzeller. | Open Subtitles | شكراً, إنهما رائعتان. |
Sağolun, gerçekten de güzeller. | Open Subtitles | شكراً, إنهما رائعتان. |
O yüzden neden ikimizi de dertten kurtarıp o özel kodları girip -ki eninde sonunda gireceksin- bana çok güzel olan iki oda verip gecemi eski haline döndürmüyorsun? | Open Subtitles | لذا لما لا توفر على نفسك العناء وتكتب الكلمات السحرية التي تعرف أنك ستكتبها في جميع الأحوال. وتجد لي غرفتان رائعتان لدرجة أن تعيد لي ليلتي كما كانت عليها |
Eminim, öyledir. İkisi de harikalar. | Open Subtitles | نعم أنا واثق أنك تفتقدهم أنهما رائعتان |
Evet, harikalar. | Open Subtitles | -أجل، إنهما رائعتان |
- harikalar. | Open Subtitles | -إنهما رائعتان |
Gözlerin! harikalar! | Open Subtitles | عيناك رائعتان! |
♪ Kız. ♪ ♪ Kız, sen muhteşem konum. ♪ | Open Subtitles | نحن رائعتان جداً نحن رائعان جداً |
Ciğerleri muhteşem. | Open Subtitles | الرئتان رائعتان |
Clark, duyduğumuza göre sadece kolun muhteşem değilmiş. | Open Subtitles | (كلارك)، بحسب ما سمعنا... لا تتمتع بذراع قوية وحسب... ، بل يداك رائعتان كذلك |
'Ahbap, topların muhteşem'". | Open Subtitles | "خصيتيك رائعتان للغاية" |
Gözlerin. Çok güzeller. | Open Subtitles | عيناكِ، رائعتان للغاية. |
Seans işe yaramadı ama kızın ayakları çok güzel ve iyi tavsiyeler verdi. | Open Subtitles | الجلسة لم تفلح, ولكن لديها قدمان رائعتان وأعطتني نصيحة جيدة |
Bugün üçüncü yıl dönümümüz ve sonuçta, iki çok güzel kızım ve öpmeye doyamadığım bir kocam var. | Open Subtitles | اليوم عيدنا الثالث ... . وثمرة زواجنا طفلتان رائعتان |