Bunun aksine benim için, ergenliğe girecek ve sonra da yetişkin olacak bu çocuğun bana hayatımız boyunca nasıl sesleneceği hem korkutucu hem de heyecan vericiydi. | TED | لكن بالنسبة لي، من سيصبح ذلك الطفل حين يكون مراهقاً ثم راشداً وما سيناديني طوال حياتنا فكرة مرعبة ومشوقة. |
Ve çok iyi hatırlıyorum ki yetişkin bir adam hoşlandığı kızın yer aldığı Nova dizisinin kasedinin üzerine başka bir şey kaydedince, üzüntüden yıkılmıştı. | Open Subtitles | يبدو أنّني تذكرت رجلاً راشداً معيناً قد انهار تماماً منذ اسبوعين حينما قمت بالتسجيل على شريط نوفا الخاص الذي يحوي على الفتاة التي يحبّها |
yetişkin olana kadar kendini yetişkin meselelerine sokma. | Open Subtitles | لا تقحم نفسك في مواقف الراشدين حتي تصبح راشداً |
yetişkin birisi olunca, sanki listemdeki her şeyin üstünü çizmişim gibi. | Open Subtitles | شطبت كل تلك الأمور من قائمتي لأصبح راشداً |
Çünkü ev sahipliği, bot sahipliği ve eğlence yerlerinde bulunmak gibi hayallerinizi, ödenmemiş bir kredi kartı faturasıyla mahvetmeyecek kadar olgun ve sorumlu biri gibi görünüyorsunuz. | Open Subtitles | لأنك تبدو شخصاً راشداً ومسؤولاً، لا يريد أن تفسد فاتورة غير مدفوعة كل آماله وأحلامه المستقبلية. أحلام مثل ملكية منزل، أو قارب، أو حضور حدث هام. |
George, ne zaman ve nerede, neye ihtiyacım olduğunu bilen bir yetişkindi. | Open Subtitles | (جورج) كان مّا أحجته تماماً حينماوعيتُأنّهينقصني.. رجلاً راشداً. |
yetişkin olmak, zor kararlar vermek demektir. | Open Subtitles | كونك راشداً يعني أن عليك أتخاذ قرارات صعبة |
Törenden sonra yeni elbiselerini alacak ve bir yetişkin sayılacak. | Open Subtitles | بعد الشعائر، سينال ملابس جديدة. و سيعتبر راشداً. |
Ve hayatımın geri kalanında bir yetişkin olmam lazım. | Open Subtitles | وأملك بقية حياتي لأكون راشداً. لكن الآن. |
Onunla onun seninle konuşmasını istediğin şekilde konuş. yetişkin bir şey yap. | Open Subtitles | حادثية كما تريدينه أن يحادثكِ إفعلي شيئاً راشداً |
yetişkin bir erkek olduğunda hayatıma yeniden girdi ve beni affetti. | Open Subtitles | بعد أنْ أصبح رجلاً راشداً دخل حياتي مجدّداً وسامحني |
yetişkin biri senin için bir ev bulurdu. | Open Subtitles | إذا كان راشداً فلما لا يشتري لكِ شقة؟ |
Elimdeki her şey alınsın diye yetişkin olmuştum. | Open Subtitles | أصبحت راشداً أخيراً فقط لأخذ كل شيء |
Ve yetişkin olmak özgür olmaktır. | Open Subtitles | "وكونك أصبحت راشداً" "يعني أنك أصبحت حراً" |
- 22 yaşında yetişkin adamım ben. | Open Subtitles | حسناً, أنا في الـ22 أصبحتُ راشداً |
Yine de kendi mangalımı satın alacak kadar yetişkin değilim. | Open Subtitles | \u200fلكنني لست راشداً بما يكفي \u200fلأبتاع مشواتي الخاصة. |
Bir yetişkin olmak iyi. | TED | من الجيد أن تكون راشداً. |
yetişkin bir gönüllü lazım bana. | Open Subtitles | أريد متطوعاً راشداً |
İnternette çok olgun biri gibiydi. | Open Subtitles | لقد بدا راشداً جداً على الإنترنت |
O bir yetişkindi. | Open Subtitles | لقد كان راشداً |