- Evet, öyle hissetmiştim. - Ananasta bir enzim var. | Open Subtitles | راودني شعور فحسب، هناك إنزيم في الأناناس. |
Geçen yıl, neler yaptığını duyduğumda, bizden biri olduğunu hissetmiştim. | Open Subtitles | العالم الماضي عندما سمعت ما فعلت، راودني شعور أنك واحد منا |
Birdenbire evin içinde olduğuna dair garip bir hisse kapıldım. | Open Subtitles | لقد راودني شعور غريب عن أنه متواجد فى المنزل |
Üzerine alınma. - Seni sinemada ilk gördüğümde daha önceden tanışıyormuşuz gibi bir hisse kapıldım. | Open Subtitles | راودني شعور عندما رأيتك لأول مرة في قاعة السينما أننا أجتمعنا من قبل |
Mayıs böceğimin bu sabah yumurtadan çıkacağına dair içimde bir his vardı. | Open Subtitles | راودني شعور بأن دودتي البيضاء قد تفقس هذا الصباح |
Bundan memnun olacağına dair içimde bir his vardı. | Open Subtitles | بالحقيقة، راودني شعور بأنها ستكون ممتنة |
Geçen yıl, neler yaptığını duyduğumda, bizden biri olduğunu hissetmiştim. | Open Subtitles | العالم الماضي عندما سمعت ما فعلت، راودني شعور أنك واحد منا |
Buyurun. Onun yüzüğü olmadığını hissetmiştim zaten. | Open Subtitles | تفضل ، راودني شعور أنه ليس لها |
Bunun olacağını hissetmiştim. | Open Subtitles | راودني شعور بأن هذا قد يحدث |
Abby'yi geçen sene gördüğümde bir şeyler hissetmiştim, aramızda bir bağ vardı. | Open Subtitles | راودني شعور عندما رأيت (آبي) العام الماضي، أنّنا نملك رابطة، أتفهمني؟ |
hissetmiştim. | Open Subtitles | فقط راودني شعور |
Gelip, olaya el koyduğuna memnun oldum çünkü o fotoğrafçıların daha önceki çalışmalarını görmüştüm ve çekimin seviyesiz olabileceği gibi bir hisse kapıldım. | Open Subtitles | لا, لكنني سعيدة بأنك أتيتي وأنهيتي المشكله لأنني رأيت عمل هؤلاء المصورين من قبل وأحسست , فقط راودني شعور |
Bilirsin. Sonra olmayacak gibi bir hisse kapıldım. | Open Subtitles | ومن ثم راودني شعور بأن ما أريده لن يحدث أبداً |
Kahraman olmaya kalkışacağına dair içimde bir his vardı. | Open Subtitles | راودني شعور أنكَ ستحاول أن تكونَ بطلاً |
Böyle söyleceğine dair içimde bir his vardı. | Open Subtitles | راودني شعور أنّك ستقول ذلك. |