Bize bir şey anlatmaya çalışıyor. Belki bizi Philip'e götürebilir! | Open Subtitles | إنه يحاول إخبارنا بشيء ربما يمكنه أن يقودنا إلى فيليب |
Belki başka bir unvanla işi sürdürebilir. En iyi seçenek olmaz, ama başka ne yapacağız? | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يدير الكازينو بمسمى آخر للوظيفة,ماذا سنفعل؟ |
O bir dalış atı. Belki inci dalışı yapabilir. | Open Subtitles | إنه حصان غوص، ربما يمكنه أن يغوص بحثاً عن اللآلئ |
Belki köyümüzde bir konser verebilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يرعى الحفل الموسيقى هنا بالقرية |
Belki bu onu biraz sonsuz yapar. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يحصل على بعض التقدير بعد كل هذا |
Onun için de düşündüm ki eğer ona bir iyilik yapıp boşanmasını sormazsam Belki bana yardım edebilir. | Open Subtitles | لذا ظننت لو أنني تساهلت معه و لم أساله عن الطلاق أنه ربما يمكنه أن يساعدني |
Büyükbaban uzaylıları uzaklaştıramadı ama Belki de sonunda gerçeği öğrenebileceğini fark etti. | Open Subtitles | جدك لم يستطع أن يبعد الفضائيين لكن فهم ربما يمكنه أن يعرف الحقيقة |
Belki orada daha iyi bir noktaya gelecektir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يصبح كائناً ذا قيمة في ذلك المكان |
Ama bunun yanı sıra Belki de hayatımı filan kurtarabilir. | Open Subtitles | لكن من الناحيــة الأخرى .. لكن من الناحيــة الأخرى .. ربما يمكنه أن يحمي حيــاتي أو شيئا منها ، لا أعرف ... |
Belki bize mantıklı bir açıklamada bulunabilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يعطينا شرح عقلانى |
Belki kısa bir süreliğine gelip kalır. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يأتي و يقيم هنا قليلاً |
Belki kağıda neler olduğunu yazabilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يكتب ما حدث على ورقة؟ |
Belki biraz köfte yada kroket yapabilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يعد لي بعض المعكرونة أو الكروكويتيس = كتلة من لحم سمك |
Belki onu sakinleştirecek bir şeyler verir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يعطيه شيء ما يهديه |
Belki Romalıları da ortadan kaybedebilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يخفي الرومان |
Bu pislik seni Allan'ın zihnine bağlıyorsa, ...Belki beni de sana bağlayabilir. | Open Subtitles | إذا كان بإمكان هذا المصل أن يوصلك بدماغ (آلان) ربما يمكنه أن يوصلني بدماغك |
Alınma Lana ama, Belki de bana etrafı o gezdirmeli. | Open Subtitles | لا أقصد الإهانة يا (لانا) لكن ربما يمكنه أن يعرفني بالمكان |
Belki bize birşeyler söyleyebilir. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يخبرنا بأى شئ |
Belki bize yardım eder. | Open Subtitles | ربما يمكنه أن يساعدنا |
Neden arkadaşın Eddie'ye gitmiyorsun? Belki o sana daha güzel bir hayat sağlar. | Open Subtitles | ،(اتصلي بصديقكِ (إيدي ربما يمكنه أن يوفر لكِ حياة أفضل |