Kamyonette bir adam vardı ve Janey onu almaya geleceğinizi söyledi. | Open Subtitles | لقد كان رجلًا في شاحنة , وهي قالت أنك ستأتي لتقلها |
Evde bulduğunuz bir adam, bir seferde tek bir şey yapıyor olur. | TED | عندما تجد رجلًا في المنزل، فإن الاحتمال الأكبر أنه يقوم بعمل واحد فقط |
Odaya girdim ve 92 yaşında gibi gözüken, 30'larında bir adam gördüm. | Open Subtitles | دخلت إلى الغرفة ورأيت رجلًا في بداية الثلاثينات من عمره، بدا وكأن عمره 92 عامًا |
Apgujeong'daki büyük çadırın orda, bir adam bulacaksın. | Open Subtitles | سوف تجد رجلًا في آخر السرداق من هناك |
Az önce oturma odamızda yürüyen bir adam gördüm de. | Open Subtitles | لأنني رأيت رجلًا في غرفة المعيشة |
bir adam nasıl böyle bir yerde bulunur? | Open Subtitles | أنّى لأحد أن يجد رجلًا في مكانٍ كهذا؟ |
Giyim sanayisinde bir adam tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف رجلًا في منطقة الملبوسات. إسأل عن (فيدال). |
Cuyahoga Ulusal Bankası'nda çalışan bir adam tanıyorum. | Open Subtitles | أعرف رجلًا في بنك ( كاياهوغا ) الوطني |
Bak, sorun değil. Hamburg'da bir adam tanıyorum Tarel Birkin. | Open Subtitles | أعرف رجلًا في "هامبورغ" (تاريل بيركين) |