Senin gibi onurlu bir adam çok büyük bir sırrı olsa ne yapardı? | Open Subtitles | ماذا يفعل رجل شريف مثلك مع سرّ كبير هائل؟ |
Hâlâ akıl hocanın onurlu bir adam olduğunu düşünüyor musun? | Open Subtitles | هل مازلت تعتقد أن معلمك الخاص هو رجل شريف |
O onurlu bir adam. Sana bir söz verdi ve bunu tutacak. | Open Subtitles | إنّه رجل شريف وقد قطع عهداً لك وسيحافظ عليه |
Ben artık olgun, onurlu bir adamım. | Open Subtitles | . أنا تتطورت . أنا رجل شريف |
Ben onurlu bir adamım, Cenapları. | Open Subtitles | أنا رجل شريف ، قداستك |
Sen onurlu bir adamsın. | Open Subtitles | أنت رجل شريف |
Brütüs, bildiğimiz üzere onurlu bir adamdır. | Open Subtitles | وبروتس، كما تعلمون جميعا، رجل شريف |
Bakanlığınızın namusunu korumak için suçu üzerinize aldınız, çünkü siz çok onurlu bir insansınız. | Open Subtitles | لقد تلقيا اللوم لكى تحافظ على كرامة وزيرك ووزارتك لأنك رجل شريف جدا |
O onurlu bir adam. Sana bir söz verdi ve bunu tutacak. | Open Subtitles | إنّه رجل شريف وقد قطع عهداً لك وسيحافظ عليه |
Senin gezegenine göre onurlu bir adam olduğumu göstermek istedim. | Open Subtitles | اردتك ان تعرفين بمعايير عالمك انا رجل شريف |
Jim Lefferts onurlu bir adam. Ama Brütüs de öyleydi. | Open Subtitles | جيم ليفرتس هو رجل شريف وكذلك كان بروتوس |
O, sana söylendiği gibi, onurlu bir adam. | Open Subtitles | إنه رجل شريف, بالضبط كما قيل لك |
Bana onurlu bir adam olduğun söylenmişti. | Open Subtitles | قالوا بأنك رجل شريف |
Cersei, onurlu bir adam olduğunuzu biliyor. | Open Subtitles | سيرسي تعرف أنك رجل شريف |
Ama onurlu bir adamım. | Open Subtitles | لكنّي رجل شريف. |
Ben onurlu bir adamım. | Open Subtitles | أنا رجل شريف. |
Çünkü ben onurlu bir adamım. | Open Subtitles | لأنني رجل شريف |
- İki! Sen onurlu bir adamsın. | Open Subtitles | أنت رجل شريف |
Sen onurlu bir adamsın. | Open Subtitles | أنت رجل شريف |
Brütüs, onurlu bir adamdır. | Open Subtitles | وبروتس رجل شريف |
Siz onurlu bir insansınız. | Open Subtitles | أنت رجل شريف. |