| Bir gece, yaşlı Van Dorn ava katılmak istedi. | Open Subtitles | وفي احدى الليالي قرر الجنرال ان ينظم لنا في رحلة صيد |
| Üzgünüm ama şerif av gezisine çıktı. | Open Subtitles | آسف لتخييب ظنكما، لكن الشريف في رحلة صيد. |
| Hammondın çeki karşılıksız çıksaydı, bu yaban kazı avına katılmazdım. | Open Subtitles | لقد أودعت شيك هاموند فى حسابى و إلا لما ذهبت فى رحلة صيد الوز البرى هذه |
| Avlanmak için fazla büyük bir Safari düzenliyorsunuz. | Open Subtitles | ذلك بالأحرى رحلة صيد كبيرة أنت تنظم ل صيد. |
| Çünkü yarın şehir dışına çıkıyor. Afrika safarisi! | Open Subtitles | لأنها مسافرة خارج البلدة غداً فى رحلة صيد أفريقية. |
| Yedi yaşıma geldiğimde babam Noatak ile beni avlanmaya götürdü. | Open Subtitles | عندما كنت فى السابعة ، أخذنى والدى وأخى إلى رحلة صيد |
| Bazen ava ya da balığa çıkar bizim ihtiyarı evde yalnız bırakırım | Open Subtitles | أحياناً أخرج في رحلة صيد.. أو لصيد السمك ... أتركْالسيدةالكبيرةفيالبيت |
| Sabah ava çıkmayı düşünüyordum. | Open Subtitles | اتعلم, انا افكر في رحلة صيد في الصباح |
| Bu, ava çıkarken yanında ölü bir geyik getirmeye benzer. | Open Subtitles | هذا كأنه احضار جثة غزال إلى رحلة صيد |
| Annem av gezisine çıktı ve bir haftadır eve dönmedi. | Open Subtitles | ذهبت أمهما في رحلة صيد ولم تعد إلى المنزل منذ أسبوع. |
| Elimde av gezisine çıkacak bir kurşun var, evlat. Yapacağını sandığımı şeyi yapmadın. | Open Subtitles | لقد تلقيت رصاصة هنا فى رحلة صيد يابنيّ |
| Çok özel bir insan avına hoş geldiniz. | Open Subtitles | مرحباً بكم في رحلة صيد للبشر خاصة للغاية. |
| Safari için adam lazım. Yeni adamlar seçin. | Open Subtitles | ولد رحلة صيد حاجة , بوانا إجعل إختيارا جديدا. |
| -hayır indirimli aslan safarisi lanet olsun, çocuk kilidi olan kapılar! | Open Subtitles | -أجل رحلة صيد الأسود الرخيصة! سحقاً لهذه الأبواب المغلقة! |
| Her dolunayda babam bizi avlanmaya diye gizlice Kan Bükme'yi öğretmeye götürüyordu. | Open Subtitles | فى كل يوم اكتمال قمر يأخذنا والدى إلى رحلة صيد . حيث يقوم بتدريبنا سرياً على قدرة الدماء |
| Avda değildim. Beni bir erkek kampına gönderdiler. | Open Subtitles | لم أكن في رحلة صيد لقد أرسلوني لدار للبنين |
| Zavallı yaratık 3 hafta önceki balık avında yanlışlıkla geride bırakılıyor. | Open Subtitles | المخلوق المسكين تم تركه بالخطا في رحلة صيد من ثلاث أسابيع |
| bir av gezisini finanse etmek için kirayı sen yükselttin. | Open Subtitles | و لكنك أنت نفسك قمت برفع الايجار لتمول رحلة صيد |
| Örneğin, balığın resmi balığa çıkmışken çekildi. | TED | فعلى سبيل المثال تم تصوير السمكة في رحلة صيد |
| Bütün adamlar Bwana Pierce ve Bwana Van Ness ile safariye gitti. | Open Subtitles | إختفى كل ولد رحلة صيد الصنع مع بوانا يثقب وبوانا فان نيسس. |
| Kulağa çılgın bir balık avı gibi geliyor. | Open Subtitles | تبدو و كأنها رحلة صيد مجنونة |
| Eğitim kampından önce son bir defa balık tutmaya gitmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول الحصول على رحلة صيد أخيرة قبل الذهاب إلى معسكر التدريب |
| Fredo adında arkadaşım vardı. Kardeşi Michael onu Tahoe Nehrinde balık avlarken öldürdü. | Open Subtitles | كان لدي هذا الصديق المدعو (فريدو) وأخوه مايكل) أمر بقتله في رحلة صيد في بحيرة تاهو). |
| Eşlerimiz bunun balık avı gezisi olmadığını çakmadan hemen yola çıksak iyi olur. | Open Subtitles | فالنذهب حالاً قبل أن تعتقد زوجاتنا بأننا في رحلة صيد سمك |