"رموني" - Traduction Arabe en Turc

• attılar
• tıktılar
• attıklarını

Polisler bana yardım etmek yerine beni bir hayvan gibi, bu küçük, ufacık hücreye attılar.
وبدلاً من أن يقوم الشرطي ،بمساعدتي ، رموني بزنزانة صغيرة ، كالحيوان

Ardından beni öldüreceğini söyledi ve adamları bir hayvanmışım gibi beni buraya attılar.
ومن ثم اخبرني بأنه سيقتلني, ورجالة رموني الى هنا وكأنني حيوان.

Beni bir şeyler mırıldanırken duydular, delirdiğimi düşündüler ve deli koğuşuna attılar.
سمعوني أثرثر وظنوا أنني مجنون، لذا رموني في زنزانة إنفرادية

Beni karşı istihbarat birimine tıktılar çünkü sadece onların istediği değil, Her kötü adamın peşine takıIıyordum
لقد رموني في مكافحة التجسس لأنني أميل إلى ملاحقة الشريرين ليس فقط الذين يأمرونني بملاحقتهم

Onları bulup beni neden zalimce başından attıklarını yağmurlu bir günde, bir köpek gibi neden dışarı attıklarını soracağım.
، أريد إيجادهم لأسألهم لماذا رموني بقسوة ؟ ماسبب رميّ كالكلب بيوم ممطر ؟

Onlar beni attılar. Neden geri dönecekmişim?
لقد رموني خارجاً، ولماذا أعود؟

Beni Cinayet Masası'ndan attılar.
لقد رموني خارج قسم جرائم القتل.

Sonra da yapmadığım bir şey için beni buraya attılar.
وثم، رموني هُنا بسبب شيء لم أفعله.

Beni arkadaki köpek kafesine attılar.
ولكنهم رموني في قفص الكلاب بالخلف

Beni toprakta bir deliğe attılar.
رموني في حفرة في الأرض

Beni dışarı attılar. Ben de Ruby'yi aldım.
ثم رموني خارجاً واخذت "روبي" معي

Beni hapishaneye attılar!
لقد رموني في السجن

Beni bir minibüsün arkasına attılar.
رموني في مؤخرة الشاحنة

Beni öldü sanıp denize attılar.
قد رموني مع رِجال (ألهاديس) في ألبحر

Beni denizin derinliklerine attılar. Önemsiz biriymişim gibi.
...رموني بالبحر، وكأني

Bizden bir grubu, araba mezarlığının oradaki metal bir kafese tıktılar.
لقد رموني في قفص من المعدن خارج ساحة الخردة

Ailemi bulup, neden beni zalimce attıklarını öğrenmek için.
{\1cH444444\3cHFFFFFF}للعثور على والداي و لأعلم لماذا رموني بقسوة هكذا