Bu genç Orsini'nin işi tamamdır. Ve büyük yaşlı Ribble'ın. | Open Subtitles | هذا هو (أورزينى) الصغير ، حقاً وهذا هو (ريبل) العظيم |
Hadi Ribble ve Orsini şerefine içelim, yılın ilk gerçek gösterisine. | Open Subtitles | لنشرب نخب ( ريبل و أورزينى) لأول عرض حقيقي منذ سنوات |
Bayanlar ve baylar...karşınızda Mike Ribble, bugünkü gösterisinde ilk kez üçlü salto deneyecek. | Open Subtitles | سيداتى ، سادتي ، ( مايك ريبل ) الرجل الوحيد على قيد الحياة ، سيؤدى اليوم |
Rebel Davis denilen kadının telefon numarasını bul bana. | Open Subtitles | ميلي، اعطيني رقم تليفون الخاص بميس ريبل ديفيز |
Rebel Alley'in. İyi denemeydi Gob. | Open Subtitles | ريبل، ريبل آلي محاولة جيدة، جوب |
Partilerin kadını Rebel Alley ile tanıştığını unutmuştu. | Open Subtitles | هو نسي أنه قابل ريبل آلي الإحتفالية |
Ribble benimle çalışmak istiyor. İlgileniyorsanız onu bulmaya gidebilir miyim? | Open Subtitles | (ريبل) يريد العمل معي ، هل أنت مهتم بذلك ، أم أذهب لمكان آخر؟ |
Clark, Segrist, Concello, Codona, Amadori ve... ve Ribble. | Open Subtitles | ( كلارك ، سيجريست ، كونسيلو، كودانا ، أمادورى) و( ريبل). |
Hayır. Mike Ribble daima iki kişilik gösteri yapar. Hangi ikili gösteriyi isterse. | Open Subtitles | لا ، (مايك ريبل) اعتاد أن يكون عرضة من شخصين وهذا ما تعود عليه ، لا شيء آخر |
Mike Ribble'ın tekrar gösteri yaptığını duydum. | Open Subtitles | -سمعت أن ( مايك ريبل ) سيؤدى العرض مرة أخرى |
Profesyoneller bir gün mutlaka geri dönerler, tıpkı Mike Ribble gibi. | Open Subtitles | دوماً ، المحترفون يمكنهم العودة مثل ( مايك ريبل) |
Tino'nun Ribble'dan ayrılacağına emin misin? | Open Subtitles | أمتأكدةأن(تينو) سيترك العمل مع ( ريبل ) ؟ |
Senden istediğim kontratı imzalaman. Eğer Ribble'dan kurtulursan hiç bir şey kaybetmezsin. | Open Subtitles | أريد توقيعك على العقد لن تخسر شيئاً لو تخلصت من (ريبل) |
Pierre, Mike Ribble'a haber bırak. Bu akşam burada olacağım. | Open Subtitles | ( بيير) اترك رسالة لـ (مايك ريبل) وأخبره بأنني سأكون هنا الليلة |
Rebel eve döndüğünde talihsiz bir sürpriz yaşadı. | Open Subtitles | و ريبل عادت للمنزل لمفاجئة غير مسره |
O yüzden Rebel'i gördüğünde duyduğu şeye şaşırmamış gibi yaptı. | Open Subtitles | لذلك حاول ألا يتظاهر أنه متفاجئ عندما عرف أنها (ريبل) |
Ve o gece, Michael, Rebel'ı alçak gönüllü zengin biri olarak davranıp etkilemeye çalışırken... böyle yaparak da ikisi de olamıyordu. | Open Subtitles | وفي تلك الليلة، حاول (مايكل) أن يبهر (ريبل) بأن يكون شخصاً ثرياً .. أو التصرّف كأحدهم ، هو لم يكن أحدهما |
Yazılarımdan alıntı yapıyorum: Ben ve iki sınıf arkadaşım Rebel ve Val, cuma akşamı notlarımızı gözden geçirmek için hukuk fakültesinin kütüphanesinde buluşmak üzere anlaştık. | TED | نقلا من كتاباتي: "كان لي زميلان ، ريبل وفال، و اتفقنا أن نلتقي في مكتبة الكلية ليلة الجمعة للعمل على تعيين مذكرتنا معا. |
Rebel Davis, şu Vip kızı ihale daha alınmadı dedi. | Open Subtitles | ريبل ديفيز، فتاة اعلان (فيب) نفسها اخبرتني انه حتى الأن لم يحصل على الوكالة |
Bayanlar baylar. Size Black Rebel Motor kulübünü takdim ediyorum. | Open Subtitles | سيداتى سادتى اقدم لكم (بلاك ريبل موتور سايكل) |
- Asi radyo yumuşayacak mı yani? | Open Subtitles | - ريبل راديو سيذيع موسيقى هادئة ؟ |
Bu arada, tavsiye ettikleri '84 Ripple Blanc'dan ısmarladım sana. | Open Subtitles | بالمناسبة,لقد طلبت ريبل بلانك 84 من أجلك كما أمرت |