"ريدبورن" - Traduction Arabe en Turc

    • Reedburn
        
    • Redburn
        
    Sadece Reedburn'la bir daha tek başına görüşmeyeceğine söz ver. Open Subtitles فقط عديني بأنكِ لن تذهبي لرؤية ريدبورن" لوحدكِ مرة أخرى"
    Kahrolası Reedburn stüdyonun sahibi olduğu için mi? Open Subtitles رادي ريدبورن" مالك الإستديو أو شئ كذلك ؟ "
    Reedburn'un evinin yakınında bir evde. Evin ismi Söğütler. Open Subtitles إنها في منزل قرب منزل "ريدبورن" يدعى بيت ويلوز
    12:40'da Redburn'de olacağım. Open Subtitles سأكون في (ريدبورن) في الثانية عشر وأربعين دقيقة
    Hızlı bir araba Redburn'den buraya bizden önce gelmiş olabilir. Open Subtitles سيارة سريعة من (ريدبورن) من شأنها أن تصل قبلنا بمدة طويلة
    - Frampton. Bay Reedburn'un uşağıyım, efendim. Open Subtitles - "فرامبتون" رئيس الخدم لدى السيد "ريدبورن" -
    Muhtemelen Bay Reedburn açmıştır. Open Subtitles على الأرجح أن السيد "ريدبورن" من فعل ذلك
    Orası Söğütler, efendim. Bay Reedburn'un komşuları. Open Subtitles ذاك هو بيت "ويلوز" يا سيدي "جيران السيد "ريدبورن
    Söyleyin, ...Bay Reedburn, dün akşam geç saatte ziyaretçi bekliyor muydu? Open Subtitles أخبرني هل كان السيد "ريدبورن" يتوقع مجئ أي زائر بوقت متأخر من الليلة الماضية ؟
    Bay Reedburn, rahatsız edilmek istemediğini söyledi, kütüphanede yani. Open Subtitles قام السيد "ريدبورن" بإعطاء تعليمات بألا يزعجه أحد و كان ذلك في المكتبة - و لم ترَ أي أحد يصل ؟
    Bay Reedburn, akşamları geç saatte bu kapıdan misafir kabul eder miydi? Open Subtitles هل كان لدى السيد "ريدبورن" عادة استقبال الضيوف في وقت متأخر من الليل ؟ من خلال هذا الباب ؟
    Bay Reedburn kütüphaneye geçtikten sonra oradan gelen sesler duydunuz mu? Open Subtitles و أنت لم تسمع أي شئ من المكتبة بعد أن أتى السيد "ريدبورن" إلى هنا ؟
    Reedburn'un bana şantaj yaptığını bilmeniz iyi olur. Open Subtitles ربما كنتم تعرفون أن "ريدبورن" كان يبتزني
    Deli bir derviş gibi sallanıp duruyordu. Sizce intikam almak için Bay Reedburn'u görmeye mi geliyordu? Open Subtitles اذن فأنت تظن أنه كان ينوي القدوم إلى هنا بغرض الإنتقام من "ريدبورن" ؟
    Ralph Walton, Reedburn'u öldürdü mü? Open Subtitles اذن . هل قام "رالف والتون" بقتل "ريدبورن" ؟
    Hayır. O dediğin Moatbrook hattı. "Redburn'de duruyor muymuş? Open Subtitles يقف في سكة (مالتبروك)، يتوقف في (ريدبورن)!
    Mary Durrant, Redburn'e yaklaşık 12:10'da vardı. Open Subtitles "ماري دورانت" وصلت إلى (ريدبورن) في الساعة الثانية عشر وعشرة دقائق
    Hızlı bir arabayla Redburn'den Windermere'e bir saatte varabilir. Open Subtitles كان بامكانه الوصول من (ريدبورن) إلى (ويندرمير) في غضون ساعة في سيارة سريعة
    Öğle yemeği yemek için Redburn'de durduğumuzda otobüsten çalındılar. Open Subtitles تمت سرقتها من الحافلة عندما توقفنا للغداء في (ريدبورن)
    Öğle vaktinde, Redburn'de duracağını kim öğrenebilirdi? Open Subtitles من كان يعرف أنها ستتوقف لتناول الغداء في (ريدبورن
    Bence kendisi Redburn'e gitti ve minyatürleri çaldı. Open Subtitles أعتقد أنه ذهب لـ(ريدبورن) وسرق المنمنمات بنفسه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus