"زبائنه" - Traduction Arabe en Turc

• müşterileri
• müşterilerini
• Müşterilerinin
• müşterilerinden
• müşterisi
• müşteri
• müşterilerine
• müşterileriyle
• müşterisini
• müşterilerin

Hangi günde olduğumuzu söyleyemez ama yıllar önceki müşterileri hatırlar.
لايمكنه اخباركم ماهو اليوم ولكنه يتذكر طلبات زبائنه لسنوات طويلة

Steven ve müşterileri için büyük bir parti veriyorum.
لدي حفلة كبيرة لـ ـ ستيفنز ـ وبعضاً من زبائنه

Ayrıca söylentilere göre, yaşlı Bay Hull müşterilerini gerçekten seviyormuş kastettiğim; cinsel anlamda.
يحبونه زبائنه يقولون بأنه منزل هال قديم بمعنى الإحساس الجسدى

Öyle olsa, babam tüm müşterilerini öldürmüştü şimdiye kadar.
،لو كان الأمر كذلك لأقدم أبي على قتل زبائنه منذ زمن بعيد

Alt tarafı, Müşterilerinin bardaklarını doldurmaya çalışan bir bar sahibiyim.
أنا مجرد مالك نادي بسيط. محاولا ابقاء أكواب زبائنه مليئه.

O zaman bir seri kaçakçı olmalı ve Gövde Katili de müşterilerinden biri.
لذا لا بد من وجود خاطف متسلسل و قاتل الجذوع كان أحد زبائنه

- Bildiğiniz gibi bir sürü müşterisi var. - Sen bir gazetecisin, değil mi?
ـ أنا أحد زبائنه ـ أتعلم، لديه كثير من الزبائن

Onları bırakmayı planladığını ve müşteri listesi karşılığında onu ölmüş gibi göstereceğini söyle.
قل له أنك راغب فى تزييف موته فى مقابل الحصول على قائمة زبائنه.

Maliyetlerini müşterilerine yansıtmadığı için borcunu ödeyemedi.
ولم يكن لديك ذلك لانه لن رفع أسعار له على زبائنه.

Bay Fordham'ı izlerken zaman zaman diğer müşterileriyle görüşüyordu.
عندما كنا نراقب فوردهام كان على لقاء منظم مع زبائنه الآخرين

Geriye sadece iki şey bıraktı: Çantasını ve en büyük müşterileri, Darling'leri.
ترك لي والدي شيئان فقط حقيبته وأكبر زبائنه عائلة الـ دارلينق

Çok geçmeden, eski müşterileri birer birer ölmeye başlamış.
ثمّ لم يمر وقت طويل بدؤوا بإيجاد زبائنه السابقين موتى

Dahası, ya müşterileri bekletilmeyi sevmeyen tiplerse?
بالإضافة إلى ذلك, ماذا لو أن زبائنه لم تكن من النوع الذي يبقى في الانتظار ؟

Muhtemelen Oslo'ya dönmüştür, o uygunsuz patlamalarıyla zavallı müşterilerini kızdırıyordur.
يزعج زبائنه المساكين بثورات هيجانه التعيسة

'Defolu balığımın numarasını kazı ve Boozell'in havuzuna at ve ben de onun müşterilerini çalabileyim.
وارمه بحوض بوزيل وبهذا أستطيع سرقة جميع زبائنه

Nasıl bir iş yürütüyor bilmiyorum ama müşterilerini karısıyla oyalayabileceğini sanıyorsa-
لا اعرف ما نوع العمل الذي يديره هنا و لكن ان كان يظن ان بامكانه ان يرهن زبائنه مع زوجته

- Eğer bu haritalardan hala satıyorsa Müşterilerinin biri tarafından tuzağa düşürülmemiz an meselesi.
إن كان يبيع تلك الخرائط، فإنها مسألة وقت حتى نكون كمائن للمزيد من زبائنه

Müşterilerinin birikimlerini hortumladığını iddia ediyorlar.
يدّعون بأنّه يحتال على زبائنه خارج مدّخرات حياتهم

Müşterilerinin taşlarının hepsini geceleri evine götürürdü.
إنّه يأخذ أحجار جميع زبائنه معه في الليل.

Çünkü onun müşterilerinden biri bizim istek listemizde. Büyük balık bir silah kaçakçısı.
لأنّ واحداً من زبائنه في أعلى قائمة رغباتنا، تاجر أسلحة كبير.

İki müşterisi ona mesaj atılmaya başladıktan sonra... soyulduklarından bahsetmişler.
أشار اثنان من زبائنه أنه تم السطو عليهم قريباً بعد أن بدأوا بمراسلته

Şimdi onun müşteri listesini ele geçirmem, ne kaçırdığını ve onu nereye götürdüğünü öğrenmem gerek, başka tarafa bakmasını sağla.
يجب أن أحصل على قائمة زبائنه وأرى ماذا يهرّب وأين يسافر لذا أبقيه يبحث في الطريق الآخر

Sanırım müşterilerine saygı göstermiyor.
أعتفقد انه لا يحترم زبائنه فقط

müşterileriyle iletişimini şifreleyip ağını koruyacak kadar zeki.
انه ذكي كفاية ليحمي شبكته عن طريق تشفير كل اتصالاته مع زبائنه

Bana en büyük müşterisini, Darlingleri bıraktı.
ترك لي أضخم زبائنه .. الدارلينغ تريب..

Altı ay öncesine kadar Beltway Courier'da bisikletli kurye olarak çalışıyormuş ama müşterilerin hassas bilgileri Times'da yayımlanınca kovulmuş.
فهو تشايس كولمان، يوزع الرسائل السرية، لكنه توقف منذ 6 أشهر، بعد أن سربت معلومات حساسة عن زبائنه