Eski karısı bombayla ilgili çıksa bu David için iyi olmaz. | Open Subtitles | لن يكون الأمر جيداً بحق الرئيس بأن زوجته السابقة متورطة بالتفجير |
Kurban Eski karısı ve oğluyla arasına mesafe koymak istiyor olmalı. | Open Subtitles | هذا الرجل يريد ابعد مسافة ممكنة بين ابنه و زوجته السابقة |
eski karısının evinde saklandığını düşündüğümüz bir kaçak var. | Open Subtitles | اوه يوجد هذا الهارب نحن نعتقد انه متحصن في منزل زوجته السابقة |
eski eşi eve dönmeden önce birkaç saati vardı. | Open Subtitles | لم يكن يجب أن تكون زوجته السابقة في المنزل قبل بضع ساعات |
Cindy, ne kadar büyük bir aptalsın. Hâlâ eski karısıyla yatıyor. | Open Subtitles | سيندي، أيُعقَل أن تكوني غبية هكذا إنه مازال يضاجع زوجته السابقة |
Onun kalbini annesini eski karısını öldürmeye çalışmakla suçlayarak mı geri kazanacaksın? | Open Subtitles | هل هكذا ستستعيدين حبّه مجدداً باتهام والدته بمحاولة قتل زوجته السابقة ؟ |
30lu yaşlarında kısa süreli evliliği var. Eski karısı Tacoma'da yaşıyor. | Open Subtitles | تزوج لفترة وجيزة فى سن الثلاثين زوجته السابقة تعيش فى تاكوما. |
Tanık olarak önce kurbanın kızı ve Eski karısı gelecek. | Open Subtitles | الشاهد الأول .بنت الضحية و زوجته السابقة إنّ المحكمة العليا . لمدينه سوفولك منعقده الآن |
Eski karısı havuz temizleyicisiyle yatak odasındaymış. | Open Subtitles | زوجته السابقة بغرفة النوم مع رجل تنظيف المسبح |
Eski karısı önemli bir tanık. | Open Subtitles | إنّها زوجته السابقة. إنّها شاهدة أساسية. |
Uygunsuz bir evlilik de olsa, Eski karısı çok fazla zengindi ve onun birgün Kellynch Baroneti olmasını hiçbir şey önleyemez. | Open Subtitles | زوجته السابقة رغم أنها غير مناسبة كانت غنية جداً وبأي حال لايوجد مايحول بينه وبين أن يرث كلينج والبارونية |
Fort Lauderdale'de zengin birine yardım etmiştim... Eski karısı elinden almadan önce, katamaranını batırmıştım. | Open Subtitles | ساعدت رجلا غنيا في حصن لودريدال غرق قاربه الشراعي قبل أن تحصل عليه زوجته السابقة |
Yani bu adam, eski karısının avukatına saldırdığı için tutuklanmış mı? | Open Subtitles | لذالك سجن هذا الرجل لمهاجمة المحامي زوجته السابقة ؟ |
Patronum her şeyi kaydeder. Buna eski karısının telefon konuşmaları da dahil. | Open Subtitles | موكلي كان يسجل جميع المكالمات، وهذا يتضمن مكالمات زوجته السابقة |
Kocan eski eşi bulunmadan önceki gece saat 9 da neredeydi? | Open Subtitles | وأين كان زوجكِ بعد الساعة التاسعة مساءً قبل الليلة التى عُثِرَ فيها على زوجته السابقة متوفاة؟ |
eski eşi şikayette bulunmuş. Mavi bir Volvo'ymuş. | Open Subtitles | شكوى مقدمة من زوجته السابقة إنها من طراز فولفو زرقاء اللون |
Ta ki bunu ona söylemeye gidip eski karısıyla yemek yediğini görene kadar. | Open Subtitles | حتى ذهبت إليه لإخباره و وجدته يحضى بعشاء مع زوجته السابقة |
Gariptir, bir an Charlie Simon'ın sadece eski karısını öldürmeyi planladığını düşünmek istedim. | Open Subtitles | الغريب أني كنت آمل أن شارلي سيمون فقط كان يخطط لقتل زوجته السابقة |
eski karısına birkaç kez saldırdı. Kadın dava açmadı. | Open Subtitles | اعتدى على زوجته السابقة أكثر من مرة و لكنها أسقطت التهم |
Eski karısından bunu duymama gerek yoktu. | Open Subtitles | ويصدّقني , ما إحتجت زوجته السابقة لقول لي تلك. |
Russel Edge'in eski eşinin verdiği şirket kayıtlarına baktım. | Open Subtitles | ذهبت من خلال الأعمال رسل الحافة ليسجل زوجته السابقة سلمت. |
Son bilinen adresi eski eşiyle paylaştığı ev. | Open Subtitles | اخر عنوان معروف كان المنزل الذي تشاركه مع زوجته السابقة |
Ben eski karısıyım. | Open Subtitles | أنا زوجته السابقة |