"زوجتُكَ" - Traduction Arabe en Turc

    • Karın
        
    • karını
        
    • karınım
        
    • eşiniz
        
    • eşin
        
    Carl, ben Karın Ellie'yim ve her gün buraya geliyorum. Open Subtitles كارل، أَنا زوجتُكَ إلي، وأنا أَجيءُ كُلّ يوم،
    Açıkçası sizde, evi geçindirenin Karın olması gerçeğinden ötürü biraz iç karışıklık varmış gibi hissediyorum. Open Subtitles حسناً, أشعربإضطراببالغداخلك، نتيجة أن زوجتُكَ ، كانت هيَ مُعيلة البيت.
    Bence Karın sana yaklaştı. Open Subtitles أظنّ أن زوجتُكَ كانت تتقرب إليكَ بفعلها.
    Eski karını satın alabilmek için şirketi bu hale sen getirdin, tamam mı? Open Subtitles أنتَإجتهدتَمقويّاًنفوذشركتنا، لتمنح زوجتُكَ حصة كبيرة منها ، صحيح؟
    Senin karınım ve senin yanında olmak istiyorum. Open Subtitles أَنا زوجتُكَ , وأريد الوقوف بجانبك
    Size kesin olarak söylüyorum. eşiniz sadakat maddesini, ya da siz adına her ne dediyseniz onu, hiç ihlâl etmemiş, Open Subtitles أقرّ لكَ بشكل حاسم زوجتُكَ لم تنتهك رداء الوفاء ، أيّاً كان ما تظنّه.
    O senin kendi eşin. Open Subtitles هو زوجتُكَ الخاصةُ.
    Belki de Karın dokunmaya bu kadar karşı olduğun için seni aldatmıştır. Open Subtitles ربما لهذا زوجتُكَ خانتكَ إن كنتَ ضد اللمس هكذا
    Karın olmadığını biliyoruz. Söylesene, kim o? Open Subtitles الأن ، نحنُ نعلم بأنها ليست زوجتُكَ أذن أخبرني ، من هي؟
    Karın bu olayı sevimli mi bulur, sevimsiz mi? Open Subtitles بحثُ زوجتُكَ ذلك المحبوب أَو المكروه؟
    Karın dahil. Open Subtitles سيروس اختارهم .بالإضافة إلى زوجتُكَ
    Dünya için değilse bile Karın olarak senden isteidğim için yap. Open Subtitles لا يَعمَلُ هو للكوكبِ. فقط يَعمَلُ هو ' يَجْعلُ أنا سَألتُ أنت إلى، وأَنا زوجتُكَ...
    15 doktorla kavga ettim. "Karım nerede?" dedim. "Karın burada yok" dediler. Open Subtitles دخلتُ في جدال مع 15 طبيب قلتُ "أين زوجتي" قالوا "زوجتُكَ ليست هنا"
    - Sam. Eski Karın. Open Subtitles - سام ، انها زوجتُكَ السابقةُ.
    Karın... evde Open Subtitles زوجتُكَ داخل المنزل
    Genç ben yine de başkan olacak... sense karını kurtaramayacaksın. Open Subtitles نفسي الصغير ما زالَ سَيصْبَحُ رئيساً... وأنت لا تَستطيعُ إنْقاذ زوجتُكَ
    karını onun öldürdüğünü düşünmüyorum. Open Subtitles لا أظنّ أنهُ قتل زوجتُكَ.
    Eğer karını kimin öldürdüğünü biliyorsan ve o sen değilsen neden en yakın karakola gidip kapılarını çalmadın, bir şeyler yapmalarını istemedin? Open Subtitles لو كان هناك من قتل زوجتُكَ ، ولم يكن الفاعل أنتً لما أنتَ لستَ أدنى من قسم الشرطة تقرع أبوابه... -تطالبهم ، بأن يتخذوا الإجراءات اللاّزمة؟
    Sonsuza dek karınım. Open Subtitles أَنا زوجتُكَ إلى الأبد
    karınım. Open Subtitles أَنا زوجتُكَ.
    Başta eşinizin olduğunu sanmıştım, şimdi eski eşiniz olmuş gerçi. Open Subtitles وحسبتهُ زوجتُك الّتي وكما علمتُ الآن إنّها زوجتُكَ السابقة
    Efendim eşiniz üçüncü hatta. Open Subtitles أيها الآمِر، زوجتُكَ على الخَط ثلاثة
    Sevimli eşin ve iki küçük kızın Houston, Texas'ın dışında saray evinde yaşıyor. Open Subtitles زوجتُكَ الجميلة وابنتاك الصغيرتان يعشنَ في عقارٍ فخم خارج (هيوستن) في (تكساس).

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus