"زوجها السابق" - Traduction Arabe en Turc

• Eski kocası
• eski kocasının
• eski kocasını
• eski kocasıyla
• Eski kocasından
• Eski eşi
• eski kocasıyım
• Eski eşini
• eski kocasına
• eski kocanın

Eski kocası C.P.A.'den Van Gogh seviyor,
زوجها السابق يعمل فى ال سى بى اية وفنانها المفضل فان جوخ

Eski kocası her şeyin yarısını talep edebilir.
في تقسيم الممتلكات المادية بين روكسان و زوجها السابق

Bayan Harley, bu kaybolmada Eski kocası Paul'un parmağı olduğunu düşünüyor.
السّيدة هارلي متأكّدةُ بأنّ زوجها السابق بول يُشتَركُ في الإختفاءِ بطريقةٍ ما.

eski kocasının... teknoloji harikası, saçma sapan postmodern evinde... beraber oabilirsiniz.
في بيت زوجها السابق ذو التكنولوجيا البائدة اذا اردت هذا

Sevgilisinin karısını öldürmesi için eski kocasını tutmuş.
اذا استأجرت زوجها السابق لمساعدتها في قتل زوجة صديقها العاطفي

Grace'in eski kocasıyla batı yakasında bir yerde.
وهي تعيش في الغرب في مكان ما مع زوجها السابق غريس.

-Leydi Sedwick'e de, kızı Elvira'ya olduğu gibi, Eski kocasından büyük bir miras kalacaktı.
السيدة سيدويك كانت على وشك ان ترث ثروة طائلة من زوجها السابق,وكذلك ابنتها الفيرا

Tabii. Tamam. Benim, Eski kocası olduğumu sanıyor.
أجل،حسنا ،يبدو انها تظن أنني زوجها السابق

Eski kocası olduğumu sanıyor. Bana izin vermeyecek.
أنها تعتقد أنني زوجها السابق أنها لا تدعني أفحصها

Eski kocası zorla eve girip onu tehdit etmiş.
قالت إن زوجها السابق اقتحم المنزل وهددها

Eski kocası Brass'e kadının sinir ilacı kullanımına karşı olduğunu söylemiş.
زوجها السابق أخبر " براس " أنها كانت ضد الدوائيات النفسية

Şey, komşunuzun Eski kocası, şehir merkezinde bir olaya karıştı.
كذلك , زوجها السابق لجارتكِ , كانت تشارك في حادث مسلح

Eski kocası ikisine birden şiddet uyguluyormuş. O da kocası ve oğlunu öldürmüş.
وكان زوجها السابق يعاملهما بقسوة وانتهى بقتله وقتل ابنها

eski kocasının kendi yaptığı işler var.
واضح أن زوجها السابق له جدول أعماله الخاص

eski kocasının kendi yaptığı işler var. Ve onun yalan söylediğini kanıtlamak bu kadar zor olmamalıydı.
زوجها السابق لديه جدول أعماله الخاص لن يكون من الصعب أن نثبت أنه كاذب

eski kocasını gammazlamaya fazla meraklı.
متأكد حول أنها كبرة قضية مشاهدة زوجها السابق

Fakat Dışişleri Bakanı eski kocasını İran'a rehineleri kurtarması için gönderiyorsa ve başarırsa, bu haberi istiyorum.
لكن إن أرسلت السكرتيرة زوجها السابق حالياً لإنقاذ عدة رهائن ونجح هذا , أريد هذه القصة

eski kocasıyla birlikte olabilmek için benimle öğle yemeği... - ...randevusunu iptal etti.
لقد ألغت موعد الغداء معي لتكون مع زوجها السابق

Belki de kunduz yakalamakla uğraşan eski kocasıyla hâlâ seks yapmak istediği için ayrılıyordur.
أو ربما انها الخروج لأنها لا تزال ترغب في ممارسة الجنس معها القندس للنظر زوجها السابق.

Ablamın arkadaşı Eski kocasından öç almak istiyor.
تريد صديقة أختي المقرّبة أن تنتقم من زوجها السابق

Eski eşi, iş için ofise erişim vaat ediyormuş.
زوجها السابق وعد بالوصول لامتيازات العمل

- Ben eski kocasıyım.
أنا زوجها السابق

Eski eşini hala, beni arayıp, Will'den yardım istemeye cesaretlendirecek kadar seviyor.
التي ما زالت تهتم بشأن زوجها السابق كفاية لتتصل بي لتسألني لكي أطلب منه المساعدة

eski kocasına dayanamadım.Ona vurmaya çalıştı.
لم أكن أحتمل زوجها السابق. اعتاد أن يضربها.

Aslında, eski kocanın yardımına ihtiyacı var.
في الواقع الخاص زوجها السابق يحتاج الى مساعدتكم.