Kocası, onu buz kıracağıyla öldürmüştü. İyi bir yardımcıyı elinde tutmak zordur. | Open Subtitles | ـ قتلها زوجُها بـ مكسّرة جليد ـ من الصّعب إيجادُ المساعدة الجيّدة |
Büyükannem bunu buraya saklamış olmalı, ...çünkü ikincisi Kocası çok kıskanç biriydi. | Open Subtitles | جِدّتِي من المؤكّد أنها خبّئتها، لأن زوجُها الثاني كان رجُلاً غيوراً للغاية. |
Kocası onun kaprislerini çekmeye adamış kendini. | Open Subtitles | يُكرّسُ زوجُها حياتُه إلى إرْضاء نزواتِها. |
Merhaba, Mark Loring, Kocasıyım. | Open Subtitles | مرحباً، مارك لورينج، أَنا زوجُها. |
Kocasıyım. | Open Subtitles | أَنا زوجُها. |
En azından onun Kocası evde çalışıyor. | Open Subtitles | على الأقل زوجُها يعمل من المنزل |
Kocası öldü ve kadın köpeğini ıstakoz ile besliyor. | Open Subtitles | ... لقد مات زوجُها وكانت تُطعِم الرّوبيان لِكلبِها |
Kocası felçliydi. | Open Subtitles | زوجُها كان يعني من سكتة دماغية. |
Dul kalan Hess Kocası rahat rahat yerde yatıyor sigorta parası geliyor her gece sana kendini teslim ediyor... | Open Subtitles | (أرملة (هس زوجُها دافئ ومريح أسفل الأرض أموال التأمين قادمة |
Kocası orada mıydı? | Open Subtitles | هل كانَ زوجُها هناكْـ؟ |
Kate ya da Kocası Ricky ile hiç tanıştınız mı? | Open Subtitles | هل قابلت (كيت) أو زوجُها ريكي)؟ |
Kocası dönmüş. | Open Subtitles | عاد زوجُها |
Kocasıyım. Ne oldu, bebeğim? | Open Subtitles | أنا زوجُها. |