| Tabii, arkadaş ve ailelerin de diledikleri zaman ziyaret gelebilecekler. | Open Subtitles | بالطبع الأصدقاء والعائلة بإمكانهم الحضور و زيارتكِ في أي وقت |
| Seni ziyaret edebilir. Ona nasıl plaka yaptığını gösterebilirsin. | Open Subtitles | سيستطيع زيارتكِ, يمكنكِ ان تريه كيف يصنع لوحات السيارة |
| ziyaret için sağol ama yaratıcımla çoktan barıştım. | Open Subtitles | أقدّر زيارتكِ لكنّي عقدت سلامي سلفًا مع بارئي |
| Dünkü ziyaretin onu çok ama çok üzdü, ki bunu hiç hak etmiyor. | Open Subtitles | زيارتكِ الصغيرة ليلة البارحة قد ضايقتها، وهي لا تستحقّ ذلك حقاً. |
| Görünüşe göre, dünkü ziyaretin itiraf etmesine sebep olmuş. | Open Subtitles | على ما يبدو ، أن زيارتكِ له بالأمس ألهمته أن يقوم بإخفائه. |
| İngiltere'ye kısa Ziyaretiniz ve yaptığınız son derece zeki hırsızlık boyunca... 560 00:45:03,900 -- 00:45:05,940 Bir beşincisi olsun istemem. | Open Subtitles | خلال زيارتكِ القصيرة لـ(انكلترا) حصلت أربع سرقات |
| Her hafta Ziyaretine gelebilirim. | Open Subtitles | كنت تمكنت من زيارتكِ كل أسبوع |
| Hey, beni ziyaret etmen sakıncalı değil mi? | Open Subtitles | مهلاً، هل من الجيد زيارتكِ لي ؟ |
| İlla ziyaret etmek istiyorsan ararsın. | Open Subtitles | وماذا تطلقيـن على زيارتكِ المفاجئـة |
| Seni her gün ziyaret edebileceğim bir yer biliyorum. | Open Subtitles | أعرف مصحة يمكننى زيارتكِ فيها كل يوم. |
| Sebastian'ın adamları ziyaret sonrasında seni kontrol edebilirler diye. | Open Subtitles | تحسّباً أن يتفقّدك رجال (سيباستيان) بعد زيارتكِ |
| Seni ziyaret edeceğim zamanı bana bildir. | Open Subtitles | أعلميني متى يمكننى زيارتكِ |
| Burada beni ziyaret eden olmaz. | Open Subtitles | لا أستطيع زيارتكِ هنا |
| Seni Sandpiper'da ziyaret etmek istedim ama izin vermediler. | Open Subtitles | لقد حاولت زيارتكِ عند (ساندبيبر)، لكنهم لم يسمحوا ليّ بالمرور. |
| Bu ziyaretin sebebinin kitabıyla ilgili olabilir mi? | Open Subtitles | أُيمكنني أن أستنتج أن زيارتكِ لها علاقة بكتابه؟ |
| Sevgili Catherine, Umarım Northanger'ı ziyaretin | Open Subtitles | عزيزتي (كاثرين), أتمنى أن تنهي (زيارتكِ لـ(نورث آنغر |
| Yargıç Davis küçük ziyaretin hakkında bir şeyler söyledi. | Open Subtitles | القاضية (ديفيس) ذكرت شيئاً حول زيارتكِ القصيرة. |
| Ziyaretiniz O'nun için dünyalara değer. | Open Subtitles | زيارتكِ ستبهجه للغاية |
| Ziyaretiniz Bay James Delaney ile ilgili sanıyorum. | Open Subtitles | (زيارتكِ بشأن السيد (جايمس ديلايني |
| Ziyaretiniz büyük bir onur. | Open Subtitles | -يشرّفني زيارتكِ لنا . |
| Her hafta Ziyaretine gelebilirim. | Open Subtitles | كنت تمكنت من زيارتكِ كل أسبوع |
| Ziyaretine gelebilecek arkadaşların var. | Open Subtitles | .لديكِ أصدقاء بوسعهم زيارتكِ |