| Sizi uşak ofisine götüreceğim. Malikaneye bağlı bir telefon var. | Open Subtitles | سآخذكم إلى مكتب رئيس الخدم، هناك هاتف مُتصلٌ مباشرة بالقصر. |
| Bir dakikanızı alacağım ve zaman makinesinin içinde sizi bir yolculuğa götüreceğim. | TED | لذا لوهلة الآن سآخذكم معي في رحلة بداخل آلة الزمن تلك. |
| Sonra, sizleri, Kral, Kraliçe ve Prensi esir alacağımız kaleye götüreceğim. | Open Subtitles | ثم, سآخذكم إلى القلعة حيث سنأسر الملك والملكة والأمير |
| Sizi Broadway'e götürüyorum. | Open Subtitles | أنا سآخذكم يا شباب في رحلة الى برادوي |
| Ve hepinizi kutlama için Sombrero Kavşağına götürüyorum. | Open Subtitles | نعم , وأنا : سآخذكم جميعا للخارج لنحتفل في Sombrero Junction |
| Atları ayıramayız ama sizi yaya götürebilirim. | Open Subtitles | ليس لدينا أحصنة، ولكن سآخذكم هناك على الاقدام |
| Benimle Gelin, çabuk. Sizi kalacağınız odalara götüreyim. | Open Subtitles | تعالوا معي , أسرعوا , سآخذكم إلى مساكنكم |
| Sizi Nukak topraklarından güneybatıya götüreyim, dünyadaki en göz alıcı manzaraya. Chiribiquete Millî Parkı, | TED | من أراضي النوكاك سآخذكم إلى الجنوب الغربي، إلى أكثر الأماكن جمالا: حديقة شريبيكيت الوطنية. |
| Bu özel haberimin devamında, ...sizi, bu blok savaşları ve ayaklanmalarla ilgili olarak, Adalet Binası'nın iç yüzüne götüreceğim. | Open Subtitles | بينما تقريرى الخاص مستمر سآخذكم سرآ فى قاعات العدالة لنرى نتيجة التحقيق فى هذه الاضطرابات الاخيرة وحرب البلوكات |
| Millet, eğer bu haftanın kotasını doldurursanız, sizi şimdiye kadar gittiğiniz en bol ördekli gölete götüreceğim. | Open Subtitles | رفاق، إن حققنا النسبة المتوقعة لهذا الأسبوع، سآخذكم إلى أكثر بركة ممتلئة بالبط على الاطلاق. |
| Sizi kuleye götüreceğim, ama Adayı terketmeyeceğim. | Open Subtitles | سآخذكم إلى البرج لكنّني لن أغادر الجزيرة |
| Sizi bir tekneyle eve götüreceğim. Bakın orada, gördünüz mü? | Open Subtitles | سآخذكم للمنزل على تلك السفينة، هل ترونها؟ |
| Sizi uşak ofisine götüreceğim. Malikaneye bağlı bir telefon var. | Open Subtitles | سآخذكم لمكتب كبير الخدم، هناك هاتف مُتّصل مباشرة بالقصر. |
| Gideceği yerleri biliyorum. Sizi oraya götüreceğim. | Open Subtitles | انا اعرف اين يمكن ان تذهب سآخذكم الى هناك |
| Çünkü sizi bu işteki en iyi bezbol takımının maçına götüreceğim. | Open Subtitles | لأني سآخذكم لمشاهدة أفضل فريق بيسبول لعين في مجاله |
| Sizi merkeze götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذكم لمركز الشرطة |
| Sizi Las Vegasa götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذكم إلى لاس فيجاس |
| Sizi eve götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذكم الى المنزل |
| New York'a götürüyorum. | Open Subtitles | سآخذكم الى نيويورك سيتي |
| Ne yaptığını anlıyorum. Kesinlikle, götürebilirim. | Open Subtitles | حسنٌ، فهمتُ وجهتكِ، بالتأكيد سآخذكم معي. |
| Böylece ben de sizi oraya kendim götürebilirim. | Open Subtitles | و حينذاك سآخذكم إلى هناك بنفسي. |
| Gelin, sizi kalacağınız yere götüreyim | Open Subtitles | هيّـا، سآخذكم مباشرة إلى المسكن |
| Yeni ismi bulun ve sizi akşam şehre götüreyim. | Open Subtitles | أتعرف؟ لو إقترحتم إسماً سآخذكم في نزهة ليلية. |