Gidip plaj sandalyesini bagaja koyacağım, sabahki kuyruk için ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | من الأفضل أن أضع كرسي الشاطىء في الشاحنة سأحتاجه في الطابور غداً |
Sayın Başkan onu yine de kullanabilirim. Bir görüşme ayarlaması için ona ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | سيدي الرئيس، مازال بإمكاني إستعماله، سأحتاجه لإعداد لقاء. |
Üniversitede ne kadar paraya ihtiyacım olacak diye sürekli strese giriyordum bu yüzden bunun beni iyi hissettireceğini düşündüm. | Open Subtitles | كنت أشعر بالتوتر حيال المبلغ الذي سأحتاجه للجامعة لذلك فكرت أن هذا سيشعرني بالتحسن |
Eğer beni desteklersen yönetimde söz hakkın olacak ki buna ihtiyacım olacaktır. | Open Subtitles | و إن دعمتني ، فسيكون لك صوتٌ في إدارتي ببساطة لأني سأحتاجه |
Başka bir gecelik ilişkimde seks yapmak için birisini ararsam ihtiyacım olacaktır mutlaka. | Open Subtitles | والذي سأحتاجه إن وجدت فتي محظوظ أخر أضاجعه |
Sonraki sefere ihtiyacım olacak jüri görevinden kurtulurken | Open Subtitles | سأحتاجه عندما احتاج الهروب من واجب المحكمة بالمرة المقبلة |
Odamda hiç saç kremi kalmamış, nem bu kadar yüksekken eminim ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | لا يوجد مكيّف هواء في غرفتي ومتأكدة أنني سأحتاجه بسبب هذه الرطوبة |
Tamam, ihtiyacım olacak ilk şey arteri tutturmak için çok güçlü bir yapıştırıcı. | Open Subtitles | حسنا، أول شيئ سأحتاجه هو لاصق خارق لتثبيت الشريان |
Başlatmak üzere olduğum savaşta ona ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | سأحتاجه في الحرب التي أنا على وشك بدئها |
- İhtiyacım olacak son şey ise bir kan seyreltici. | Open Subtitles | آخر شيئ سأحتاجه هو مُرَقِقُ دم |
Amerika'ya gittiğimde ona ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | سأحتاجه عندما أذهب إلى أمريكا |
Güzel. Yakında ona ihtiyacım olacak. Çok yakında. | Open Subtitles | حسنا, سأحتاجه قريبا قريبا جدا |
Gittiğim yerde ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | حيث سأحتاجه أينما اذهب |
Evet, ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | نعم، سأحتاجه |
Bunu sizden, kız kardeşimin öcünü almak için ihtiyacım olur diye aldım. | Open Subtitles | لقد اخذت هذا منك لأنى اعتقدت انى سأحتاجه " للأنتقام لـ" جاد |