Bütün çalışanlarımdan aldıklarımı onlara geri vereceğim.. | Open Subtitles | ولكن من الآن فصاعداً سأوفر مزايا طبية لكل موظفي الدوام الكامل لدي |
Bakın, hüküm giymesi için gereken belge ve bilgileri vereceğim. | Open Subtitles | اسمع, سأوفر الوثائق اللازمة لضمان إدانته. |
Bekle biraz doktor, seni bu beladan kurtarayım. Aracımda bir sürücü çoğaltıcı var. Bir koşu kapıp gelirim. | Open Subtitles | أجل, مهلاً,دكتور,سأوفر عليكَ المُشاحنة، لديّ ناسخة بيانات بالسيّارة ، سآتيّ بها. |
Merak ettiğinizi biliyorum, sizi sorma zahmetinden kurtarayım. | Open Subtitles | أعلم أنك تتساءل لذا سأوفر عليك السؤال |
Gerçek şu ki seni beladan kurtaracağım. Bunu kendi başıma yapacağım. | Open Subtitles | بالواقع، سأوفر عنك العناء وسأعلّقها بنفسي. |
Durun size zaman kazandırayım, çünkü aklınızdan geçenleri biliyorum. | Open Subtitles | سأوفر عليك بعض الوقت لأنى اعرف ما يجوا بعقلك |
Hepsi ölecekler ama senin için yukarıda sıcak bir koltuk ayarlayacağım. | Open Subtitles | وثم سيموتون جميعهم، لكنني سأوفر مقعد لطيف، دافئ لك بالأعلي. |
Böylece size biraz zaman kazandırırım. | Open Subtitles | بهذه الطريقة سأوفر لكم بعض الوقت. |
Evrenin her şeyi yerli yerine getirdiğini anladım çünkü bebeğine çok güzel, harika bir yuva vereceğim ve her şey olması gerektiği gibi olacak. | Open Subtitles | وأيقنت ذلك من فعل الكون لإعادة الأمور إلى نصابها لأنني سأوفر لها بيتاً رائعاً خلاباً وسيكون الوضع صحيحاً |
Endişelenme. Ona iyi bir yuva vereceğim. | Open Subtitles | لا تقلقي سأوفر له منزلاً جيداً |
Konu para kazanmak. Sana bir fırsat vereceğim. | Open Subtitles | أنه عن جني المال، سأوفر لك الفرصة |
Yani...sana enerji vereceğim. | Open Subtitles | أعني . . أنا سأوفر لك الطاقة |
O zaman sizi bu dertten kurtarayım. | Open Subtitles | حسناً في هذه الحالة، سأوفر لك العناء. |
Eğer sorun burada olmamızsa sizi zahmetten kurtarayım. | Open Subtitles | إن كان بشأن وجودنا هنا سأوفر لك العناء |
Dişsiz'i dişçiye gitmekten kurtarayım. | Open Subtitles | سأوفر على"عديم الأسنان" زيارة لطبيب الأسنان. |
Seni zamandan ve paradan kurtaracağım tamam mı? | Open Subtitles | سأوفر عليك الكثير من الوقت والمال، اتفقنا ؟ |
Seni çekeceğin acılardan kurtaracağım. | Open Subtitles | سأوفر عليك الكثير من الألم |
- Sana zaman kazandırayım. Hayır. | Open Subtitles | ـ لم أتكلم أي شيء حتى ـ سأوفر عليكِ الوقت، كلا |
Bir sonraki sorunuz "O gece neredeydin?" olacaksa size zaman kazandırayım. | Open Subtitles | ومنذ أن سؤالك التالي سيكون أين كنت في تلك الليلة ؟ سأوفر عليك الأوكسجين |
Paranızı bir hafta içinde ayarlayacağım, tamam mı? | Open Subtitles | سأوفر النقود في غضون أسبوع. اتفقنا؟ |
Hepimize biraz akşam yemeği ayarlayacağım. | Open Subtitles | سأوفر لنا شيء للعشاء. |
O zaman size 3 dakika kazandırırım. | Open Subtitles | إذن سأوفر لكم ثلاث دقائق. |