"ساحرةً" - Traduction Arabe en Turc

    • cadı
        
    • cadıyı
        
    • cadının
        
    • cadıya
        
    • cadıyla
        
    • cadılık
        
    Kendi başıma sihir yapamayacaksam eğer lanet bir cadı olmanın ne anlamı var ki? Open Subtitles ما الهدفُ من ان اكونَ ساحرةً ملعونة إذا لم استطع فعلَ اي سحرٍ لوحدي؟
    Heyete bağlı bir cadı değil de, gerçek bir cadı olmak istiyorum. Open Subtitles اريدُ أن اكونَ ساحرةً حقيقية بدلاً من إلقاء التعويذاتِ بشكلٍ جماعي
    Ben topluluk olayıyla büyü yapmak yerine gerçek bir cadı olmak istiyorum. Open Subtitles اريدُ أن اكونَ ساحرةً حقيقيةً بدلاً من إلقاء التعويذات الجماعي "لي لوبيك"
    Görünüşe göre bundan on yıl önce Glasgow'da bir cadıyı öldürmüş klonlama gücünü çalmış. Open Subtitles و يتَّضح بأنه قد قتل ساحرةً في "غلاسكو" و سرق قدرتها على الإستنساخ.
    Biri dikkatsiz davrandı ve bir cadının dikkatini çekti. Open Subtitles أحدهُم أصبح أحمقاً و جذب ساحرةً ما
    Gizlenme büyüsü yapmaları gerek. Bunun için de bir cadıya ihtiyaçları var. Open Subtitles سيحتاجان لتعويذة حجب، ولتنفيذها، فهما يحتاجان ساحرةً.
    Hiç öldürmek istemediğin bir cadıyla karşılaştın mı? Open Subtitles أصادفتَ ساحرةً لمْ ترغب بقتلها؟
    Asası elinde bir beyaz cadı görmek daima eğlencelidir. Open Subtitles مِن الطريف دائماً أنْ نرى ساحرةً بيضاء تحمل صولجاناً
    Yani cadılık, cadı olmaya karar vermekle olmuyor diyorsunuz. Open Subtitles إذاً في الواقع، أنت تقولين أن هذا ليس خياراً كونكِ ساحرةً
    Ama bir cadı lanetini kaldırmak için kişinin cadı sihrini geri alacak güce sahip olması gereklidir. Open Subtitles لكن لكيّ نبطل لعنة ساحرة، فلا بدّ أن نتحلّى بالقوّة لإبطال سحر ساحرةً.
    Hem cadı hem de vampir olamayacağına göre ne kadar da enfes bir ironi. Open Subtitles يا لها من سخرية عذبة للقدر، فكما تعلمين لا يمكنك أن تكوني ساحرةً ومصّاصة دماء.
    Diş ve mide ağrılarına şifa bulmak beni cadı yapıyorsa o zaman hiç de korkulacak biri değilimdir. Open Subtitles لو أن علاج ألم الأسنان وآلام المعدة يعني أنني ساحرة فلابُد أنني ساحرةً غير مُخيفة
    cadı olmak için iyi bir zaman olmadığını biliyorum. Open Subtitles أعلم أنها ليست الحقبة المناسبة لتكوني ساحرةً بها
    Efsane der ki cadı bu iksiri bir prensin kaderini değiştirmek için kullanmış prense 10 adam gücü vermiş. Open Subtitles تقول الأسطورة أنّ ساحرةً استخدمته لتغيير قدر أمير أعطته قوّة عشرة رجال
    Burada yazdığına göre 1989'da Eames Kenya'da bir cadıyı öldürmüş transmogrification gücünü çalmış. Open Subtitles فيُذكَر أيضاً بأنَّ "إيمز" قد قتل ساحرةً في "غينيا" بعام 1989م وسرق منها قدرة الـ "ترانسمو غرافا كيشن"
    Yaz kenara, bir cadıyı asla kızdırmamalıyım. Open Subtitles ذكّريني بألّا أغضب ساحرةً أبدًا.
    Bana yaşlı bir cadının öldüğünden bahsetti ama bilemiyorum. Open Subtitles أخبرتني أنّ ساحرةً حكيمة ... قُتلت لكنّي لا أعلم
    New Orleans'ta Jane-Anne Deveraux ismindeki bir cadının sana karşı bir hamle yapmayı planladığına dair bir duyum aldım. Open Subtitles "علمتُ أنّ ساحرةً في (نيو أورلينز)" "تُدعى (جين آنّ ديفروكس) تحبك مكيدةً ضدّك"
    Bu işler cadı meselesi. Gidip bir cadıya sorayım. Open Subtitles هذا شأن يخصّ الساحرات، فلنستشير ساحرةً.
    Mercy Lewis, bir melanet kurbanı olarak başlamış olabilir, lâkin kendisine saldıran o canavar tarafından cadıya dönüştürülmüş. Open Subtitles ميرسي لويس) قد تكون بدأت) .. كضحية حقد, لكنها أصبحت ساحرةً من قِبَل الوحش الذي هاجمها
    Böylece Marcel bir cadıyla bizi lanetledi. Open Subtitles و(مارسِل) جعل ساحرةً تصيبنا بلعنة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus