| Bu Sarah Kay için bir mesajdır. Sarah, ben PC Dani Ferrington. | Open Subtitles | هذه الرساله لـ (ساره كاي)، ساره، أنـا الشُرطية (دانـي فيرنجيتن)، |
| Birçoğunuzun bildiği gibi Fiona Gallagher, Alice Parker Monroe ve Sarah Kay cinayetlerinin birbiriyle bağlantılı olduğu kanısına vardık. | Open Subtitles | كما يعلم العديد منكم، لقد توصلنا أن جرائم القتل الاخيرة لـ (فيونا جالاجر)، (أليس مونرو باركر) و (ساره كاي) مُتصلة. |
| Aynı zamanda Sarah Kay cinayetini de bu arkadaşlar yürütecek. | Open Subtitles | سيقوموا أيضاً بقيادة جمع المعلومات بمقتل (ساره كاي). |
| Patologun raporunu gördüğünüz zaman fark edeceksiniz ki Sarah Kay öldüğü sırada 6-7 haftalık hamileymiş. | Open Subtitles | وعندمـايصلتقريرالطبيبالشرعي، ستعملوا ان (ساره كاي) كانت حامل بالـأسبوع السادس او السابع وقت وفاتها. |
| Bugün Sarah Kay'in ailesiyle görüştüm ve elimize geçen son bilgileri onlarla paylaştım. | Open Subtitles | لقد قابلت عائلة (ساره كاي) اليوم وبلغتهم بأخر مـا توصلنا إليه. |
| Cinayet kurbanları Fiona Gallagher, Alison Monroe ve Sarah Kay, 30'lu yaşlarında birer iş kadınlarıydı. | Open Subtitles | ضحايا الجرائم الثلاثة (فيونا جالاجر)، ( أليسون مونرو) و (ساره كاي) كُن سيدات ذات وضع مهني مرموق. |
| Polis bu akşam cinayete kurban giden Sarah Kay'in öldüğü sırada hamile olduğunu açıkladı. | Open Subtitles | لقد أعلنت الشرطة هذا المساء أن المُحامية التي قُتلت وتُدعي (ساره كاي) كانت حامل وقت وفاتها، |
| Sarah Kay cinayetini yürüten Dedektif Baş Komiser Gibson bugünkü basın toplasında diğer 2 cinayetle bağlantısını olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | المُحققة (جيبسون)، والتي تقود التحقيق بجريمة قتل (ساره كاي)، والتي تم ربطها بجريمتين أخرتين في (بيلفاست). |
| Sarah Kay'in test sonuçları sende mi diye merak etmiştim. | Open Subtitles | كُنت أتسائل إن كان لديكِ نتائح فحص (ساره كاي)؟ |
| Basının eline Sarah Kay'in bu fotoğraflarını geçmiş. | Open Subtitles | لقد توصل الـإعلام لهذه الصور لـ (ساره كاي). |
| Sarah Kay 1,65m boyunda ve 51 kiloydu. | Open Subtitles | لقد كان طول (ساره كاي) (65) بوصة، ووزنها (112) رطل. |
| Sarah Kay'in tırnaklarında kullanılan parlatıcının laboratuar sonucu geldi. | Open Subtitles | نعم، يا سيدتى. لقد تسلمت تقرير المعمل بشان نوع الطلاء الذي علي أظفار أيدي وأرجل (ساره كاي). |
| Sarah Kay'in iş arkadaşlardan bir tanesi seni evden aradığı akşam barda onlarla muhabbet ediyormuş. | Open Subtitles | واحد من زملاء (ساره كاي) بالعمل قال إنها تحدثت عنهم، بالحانة في الليلة التي إتصلت فيها بكم. |
| Zamanının çoğunu Sarah Kay'le birlikte geçirdi. | Open Subtitles | حسناً، لقد قضي وقتاً طويلاً مع (ساره كاي) |
| Polis, cinayete kurban giden Sarah Kay'in görüntülerini bugün yayınladı. | Open Subtitles | لقد نشرت الشرطة بعض اللقطات للضحية (ساره كاي) |
| Fiona Gallagher, Alice Monroe, Sarah Kay, Annie Brawley. | Open Subtitles | من أجل (فيونا جالاجر)، (أليس مونرو)، و (ساره كاي)، و(آني براولي). |
| Sarah Kay'in öldürüldüğü sırada. | Open Subtitles | بذات الوقت الذي قُتلت به (ساره كاي). |
| Sarah Kay öldürüldüğünde çıplak mıydı? | Open Subtitles | هل عُثر علي (ساره كاي) مُرتديه ملابسها؟ |
| Sarah Kay'in evinden bir şey aldınız mı? | Open Subtitles | هل أخذت أيّ شئ من منزل (ساره كاي)؟ |
| Merhaba. Sarah Kay orada mı? | Open Subtitles | مرحباً، هل (ساره كاي) هنـا؟ |