Adamın farklı ve muhtemelen zehirli bir uzaylı kanı var. | Open Subtitles | الرجل لديه فى دمه كيمياء أجنبيه و سامه بدرجة كبيرة |
Birkaç dakika içinde, California Eyaleti Manuel Kane'in idamını zehirli iğne ile gerçekleştirecek. | Open Subtitles | في عده لحظات ستقوم ولايه كليفورنيا بتنفيذه حكم الاعدام عن طريق حقنه سامه |
Ayrıca çevrenin birçok türde zehirli yılan ve karıncalarla ...dolu olduğunu size hatırlatmak istiyorum. | Open Subtitles | , وذلك في اثناء استكشافكم . للمناطق المنخفضه ايضاً أريد إن اذكركم, انه يوجد في الجوار افاعي سامه يجب اخذ الحذر منها |
Arabadan inersen, yemin ederim yatağına zehirli yılan koyarım. | Open Subtitles | تحرك من السياره و أقسم بالله أننى فى يوم ما سأضع فى سريرك أفعى سامه |
Tamam, B bölümünün banyosunun tamir edilmesini bir ceza aracı olan tecritin kısıtlanmasını ve zehir içermeyen deterjan kullanılmasını istiyoruz. | Open Subtitles | حسناً, نريد حمامات القسم "بي" أن تصلح تقييد على إستعمال الحبس الإنفرادي ومنظفات ملابس غير سامه |
Onlar, zehirli atık yedikleri için aşırı büyüyen örümcekler. | Open Subtitles | انهم مجرد عناكب تضخمت لانهم ابتلعوا نفايات سامه |
Evet, ve Yunanistan'daki deniz mahlûklarının zehirli olup olmadıklarını öğrenmek için kılavuz falan aramaya başladın ta ki yerel heriflerden biri gelip "Karım ne yapılacağını bilir benim eve gelin" diyene kadar." Gerçi adam bariz Fransız değildi. | Open Subtitles | ثم , بحثت فى كتاب الدليل عن ان هناك مخلوقات بحريه سامه ف اليونان ام لا الا ان اتى الفتى من القرية وقال لنا |
- Oldukça güzel zehirli küf sporları. | Open Subtitles | لماذا قد يقوموا بالقاء جراثيم عفن سامه و جيده للغايه |
Savunma Bakanlığı ile çalışan sayısız şirket bu tip zehirli materyal içeren silah testi yapmıştır, ama artık yapmıyoruz. | Open Subtitles | تعلم ماذا؟ العديد من مقاولي الدفاع اختبرو مواد سامه |
Tamam. Diyelim ki masal zehirli bir böcek hakkında... | Open Subtitles | حسنا لنقل مثلا ان تلك الحشره حشره سامه |
Tamam. Farzedelim ki bu misaldeki zehirli bir böcek... | Open Subtitles | حسنا لنقل مثلا ان تلك الحشره حشره سامه |
Tamam. Farzedelim ki bu misaldeki zehirli bir böcek... | Open Subtitles | حسنا لنقل مثلا ان تلك الحشره حشره سامه |
Lanet bir alıkoyma. O şey zehirli. | Open Subtitles | حسنا , أي إلهاء هذا هذه المواد سامه, |
zehirli atık odasında yaşıyor gibi hissediyorum! | Open Subtitles | انه مثل العيش في مرمى نفايات سامه |
Yani, onu dikkatlice kaldır. zehirli. | Open Subtitles | لذا, ضعيه في مكان أمن لأنها سامه. |
Pekala, onlar zehirli, kimse yemesin. | Open Subtitles | حسنا ، هذه الحلوى سامه لذا ، أحد يأكلها |
Bu su zehirli. | Open Subtitles | هذا صحيح هذه المياه سامه |
Belki de zehirli atık. | Open Subtitles | ربما لا ربما تكون نفايات سامه |
Hiçbir şekilde zehir yaymıyorlar. | Open Subtitles | لا تقلق انها غير سامه |
Bunun bir zehir olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لايجبأن.. أعرف أنها سامه |
İkinci olarak, zakkumlar zehirlidir. | Open Subtitles | ثانيا من كل شيء نباتات الدفلي سامه |