"سبب قوي" - Traduction Arabe en Turc

• bir nedeni
• bir sebebi
• bir nedenin
• bir sebebim

Kambur seni vurmadıysa... kesin mühim bir nedeni vardır, hepsi bu.
لو لم يطلق الأحدب عليك النار لقد كان لديه سبب قوي هذا كل شيئ

- Kambur seni vurmadıysa kesin mühim bir nedeni vardır, hepsi bu.
لو لم يطلق الأحدب عليك النار لقد كان لديه سبب قوي جداً هذا كل شيئ

Cameron'ı tanıyorum, eminim iyi bir nedeni vardır.
(حسنٌ, بمعرفتي بـ(كاميرون . أنا متأكدة أنه هناك سبب قوي

Bu esnada cam yükselen şehirlerin varsayılan malzemesi oldu ve bunun çok güçlü bir sebebi var.
وفي أثناء ذلك، أصبح الزجاج المادة المعتمدة للمدن التي يتزايد ارتفاعها، وهناك سبب قوي بالفعل لهذا.

Bayım, kambur seni vurmadıysa, mutlaka çok ama çok önemli bir sebebi vardır.
هذا غريب جدا لو لم يطلق الأحدب عليك النار لقد كان لديه سبب قوي هذا كل شيئ

Asla. Islah olmak için kanlı canlı bir nedenin var.
.ـ مستحيل .ـ لديك هنا سبب قوي لإعادة تأهيلك

Eğer hayatımda birilerinin olması için güçlü bir sebebim varsa, onlar için savaşırım.
نه فقط لو كان هذا سبب قوي لي لأقابل شخصاً ,في حياتي سوف أكافح لأجلهم

Biz bu kadar inanmak için güçlü bir nedeni var...
نحن لدينا سبب قوي .... لأن نصدق أن

Tabii çok geçerli bir nedeni yoksa.
إلا لو لديها سبب قوي

Ne olmuş? Oradakinin ben değil de o olmasının çok iyi bir nedeni var.
هناك سبب قوي اني لست مكانه

Eminim ki, ondan hiç bahsetmemiş olmasının bir sebebi vardır.
أنا متأكد من وجود سبب قوي جدا منعه من ذكرها من قبل

Onunla evlenmişim. bir sebebi olmalı.
فأنا تزوجته و لابد أن هناك سبب قوي لهذا

- Belki başka bir sebebi vardır, Jane.
ربما لديها سبب قوي للكذب يا جين ماذا..

Ama sen, senin benden nefret etmek için iyi bir nedenin var.
...لكن أنت لديك سبب قوي لتكرهني

Eminim iyi bir nedenin vardır, Lou.
لابد أنه كان لديك سبب قوي يا "لو".

Çok iyi bir sebebim vardı.
كان لديّ سبب قوي.

Ama geçerli bir sebebim vardı.
لكنّ كان لدي سبب قوي