O gece kesin Steven Spielberg ya da Harvey Weinstein gelirdi. | Open Subtitles | سيأتي فيها ستيفين سبيلبرغ ليحضر المسرحية |
Sonra, ilk gerçek gişe rekortmeni muhteşem Steven Spielberg klasiği "Jaws" idi, ben de... | Open Subtitles | ومن ثم أول اقبال حقيقى كان كلاسيكيه المذهل ستيفن سبيلبرغ الفك المفترس |
Ekranda "Steven Spielberg Sunar" yazdı. | Open Subtitles | وعلى الشاشة، تقول، "ستيفن سبيلبرغ تقدم." |
Ve bugün yeni filmi -bir Spielberg filmi- hakkında konuşmak için burada: | Open Subtitles | وانه هنا للحديث عن فيلمه الجديد - سبيلبرغ فيلم - على استعداد لاعب واحد. |
Cırcır böcekleri, kuşlar ve kurbağalar birlikte ses yapıyorlardı ve biz orada otururken, dağların üzerinden Steven Spielberg filmlerindeki gibi bulutlar kuzeyden bize doğru geliyorlardı ve bulutlar vadinin yarısını kapladığında, yemin ederim oradaki tüm hayvanlar aynı anda ses çıkarmayı durdurdular. | TED | وكانت هناك الصراصير والطيور والضفادع تصدر أصواتا، وجلسنا هناك، فوق الجبال بالجهة الشماليّة حيث كانت هناك غيوم تشبه ستيفن سبيلبرغ تتجّه نحونا، وعند وصول الغيوم بمنتصف طريقها نحو الوادي، كلّ حيوان في ذلك المكان توقّف عن اصدار أصوات في نفس الوقت. |
Steven Spielberg'e inanamıyorum sinema tarihinin en havalı yönetmeni hayatım hakkında bir film yapıyor! | Open Subtitles | حسنا , لا استطيع تصديق ذلك يا سيد ستيفن سبيلبرغ انه اكثر عصرية - منتج أفلام في تاريخ السّينما, - - سينتج فيلما عن قصة حياتي |
Demek Leatherhead'in kendi Spielberg and Weinstein'ı buradalarmış. | Open Subtitles | (حسنا، هذا لو كانت (ليزرهيد (ملكية خاصة لـ (سبيلبرغ) و (وينستين |
İlk öğrenci filmini yönetmek için Spielberg'den nakit para aldın. | Open Subtitles | أقنعت (سبيلبرغ) بتمويل فيلم الطالب الأول لك |
Pornonun Spielberg'ü gibidir. | Open Subtitles | إنه مثل المخرج (سبيلبرغ) للأفلام الإباحية |
- "İyileşme" demek, Bay Spielberg. - Evet, doğru. - Sorun değil. | Open Subtitles | يعني، "الشفاء" يا سيد (سبيلبرغ) "أجل، صحيح |
Bir Spielberg filminde yıldız olabilir ama yine de sonunda bir sitcom dizide çılgın anneyi canlandırabilir. | Open Subtitles | بإمكانهم ان يمثلوا في افلام (سبيلبرغ) و ينتهي بهم المطاف يلعبون دور الام المجنونة في مسرح هزلي. |
İkinci bir Spielberg falan mı olacaksın? | Open Subtitles | اصبح سبيلبرغ المقبل، هاه؟ |
Kutsal Hazine Avcıları jenerasyonumuzun en yetenekli iki yapımcısı olan Steven Spielberg ve George Lucas'ın gayri meşru çocuğu gibidir. | Open Subtitles | فيلم "سارقو التابوت الضائع" هو النتاج الغرامي بين (ستيفن سبيلبرغ) و (جورج لوكاس). إثنان من أعظم صُنّاع الأفلام بعصرنا الحاليّ. |
Spielberg. | Open Subtitles | (سبيلبرغ) مخرجو كاتبسيناريوومنتج سينمائيأمريكي |
- Selam, Spielberg. - Kameraya bakma. | Open Subtitles | (ـ مرحباً (سبيلبرغ ـ لا تنظر إلى الكاميرا |
Spielberg'ünkine mi, Giger'ınkine mi? | Open Subtitles | هل مثل سبيلبرغ أو أكثر جيجر؟ |
Steven Spielberg filmi hep beğenmişti. | Open Subtitles | ستيفن سبيلبرغ دائما أحب ذلك. |
Bob dedi ki "Benim olan bir film yapmalıyım" "ki insanlar Bob Zemeckis'in Steven Spielberg'siz film yapabileceğini anlasın." | Open Subtitles | وقال بوب: "أنا فلدي الحصول قدم الفيلم الذي من الألغام، "بحيث يفهم الناس أن بوب زمكيس] يمكن أن تجعل الفيلم من دون ستيفن سبيلبرغ ". |
Gerçek bir Spielberg filmi. | Open Subtitles | إنه أحد أفلام (سبيلبرغ) نعيشها في الحياة الواقعية |
Bu adam "Avatar", "Star Trek" ve "Transformers" gibi filmlerde ve bunun gibi diğer bilinmeyen projelerde baş kompozitörlük yapmıştı ve biliyordum ki bu iş için mükemmel bir seçimdi, onu ikna etmeliydim ve bir sonraki Spielberg filminde çalışmak yerine, benimkinde çalışmayı kabul etti. | TED | وكان هذا الرجل المنضد الرائدة في مثل هذه الأفلام مثل "أفاتار" و "ستار تريك" و "المتحولون"، ومشاريع أخرى غير معروفة مثل هذا، وكنت أعرف أنه كان مثاليا لهذه الوظيفة، وكان على إقناعه، ، وبدلاً من العمل على فيلم سبيلبرغ المقبل، قبل بالعمل على فلمي. |