"ستراها" - Traduction Arabe en Turc

• göreceksin
• görürsün
• görecek
• göreceğini
• görebileceğini
• göreceksiniz
• görüşeceksin
• görebilirsin
• görürsünüz

Güç'le birlikte çok şeyler göreceksin. Başka yerleri.
عبر القوة، هناك أشياء ستراها أماكن أخرى.

Bilmeni isterim ki ondan gerçekten hoşlanıyorum ve herhalde onu artık daha da sık göreceksin.
حسناً، أريدك فقط أن تعرف أنها تروقني حقاً وأنك غالباً ستراها كثيراً

Ama bu çocukça ukalalığına devam edersen, inan bana göreceksin.
إذا أكملت بهذه العنجرية، المتعبة أعدك بأنك ستراها

İniş alanı sağ tarafta. Yükselince görürsün.
. مهبط الطائرات ناحية اليمين قف و ستراها

Sam bunu böyle mi görecek?
- هل ستراها " سام " هكذا ؟ أنا سعيدة مع " سام "

Tekrar göreceğini bildiği annesi ve bağrına bastığı babası...
بينما الأم التى أيقنت بأنها ستراها ثانيةً , و الأب الذي تعلقت به

80 yaşına gelmeden önce onu kaç gün daha görebileceğini bilmek ister misin?
أتود أن تعرّف لكم يومٍ ستراها قبل أن تبلُغ الثمانين؟

Bana bir şey olursa oğlunu beyninde bir kurşunla göreceksin.
أي شيء يحدث لي والصورة التالية التي ستراها رصاصة في رأس لوكي

Endişelenme, onu yakında tekrar göreceksin.
لا تقلق ، ستراها مره أخرى قريباً.

Başarımız yakındır. Kendin de göreceksin.
متأكد كالنجوم تصطفك ستراها بنفسك

Klaus Baudelaire, bana, gelecekte de önceden hiç duymadığın birçok şey göreceksin gibi geliyor.
يا "كلاوس بودلير"، أشعر بأنه توجد أشياء كثيرة ستراها ولم تسمع عنها من قبل.

Kes saçmalamayı, tabi ki göreceksin.
-توقف عن هذا الحديث ، طبعا ستراها

Zamanı gelince onu göreceksin.
أنت ستراها بمرور الوقت.

Onu altı ay sonra görürsün. Ayrılık sevişmeye dahil...
ستراها بعد ستة أشهر ، الغياب الطويل سيجعلك مشبوقاً أكثر.

Rahiple biraz zaman geçirsin. Ardından görürsün.
أمهلها بعض الوقت مع الكاهن وبعدها ستراها

Onu tekrar görecek misin?
هل ستراها ثانية؟

Onu tekrar görecek misin?
هل ستراها مجدداً؟

Bu yüzden onu ne zaman tekrar göreceğini düşündüğünü bilmiyorum.
لذا لا أعرف متى تعتقد أنّك ستراها مجددًا.

Orayı tekrar görebileceğini düşünüyor musun?
أتظن أنك ستراها ثانيةً؟

Oraya varınca göreceksiniz. Daha önce size söyleme şansı bulamadım...
ستراها, ستراها عندما تأتي لهناك, حسناً؟

Muhtemelen onunla yarın görüşeceksin.
وأنا أراهن أنّك ستراها غدا

Sam yakında yoğun bakımdan çıkar. Onu görebilirsin.
سام ستخرج من العناية المشددة قريبا, ستراها

Eğer yukarıya bakıp dikkatinizi gökyüzüne verirseniz onları er yada geç görürsünüz. Bu kadar dramatik olmasa da onları görürsünüz.
إذا نظرت لأعلى وانتبهت إلى السماء ستشاهدها عاجلاً أم آجلاً، ربما هي ليست مثيرة مثل تلك، ولكنك ستراها.