"ستصاب" - Traduction Arabe en Turc

    • olacaksın
        
    • olursun
        
    • geçirir
        
    • kapacaksın
        
    • geçireceğini
        
    • bulaştırdıysa
        
    • miden
        
    Hasta olacaksın ve yine başın ağrıyacak. Open Subtitles ستصاب بنزلة برد و سيكون لديك صداع مرة أخرى.
    Yine de daha bir çok kez soğuk algığınlığı ve grip olacaksın. Open Subtitles ستصاب بالكثير من نزلات البرد والانفلونزا.
    Eğer öncesinden açarsan, kör olursun. Anladın mı? Open Subtitles إذا نزعتهم قبل ذلك الوقت، ستصاب بالعمى أتفهم ؟
    Ama bunu yaparsanız, bel soğukluğu geçirir...ve ölürsünüz. Koç Carr. Open Subtitles ولكنك لو فعلت ولامست بعضهم البعض ستصاب بالكلاميديا, وستموت.
    Bu kadar ekmek yediğin için mantar enfeksiyonu kapacaksın. Open Subtitles ستصاب بعدوى الخميرة بتناولك هذا الكم من الخبز
    İlaç içmese bile ne zaman nöbet geçireceğini bilemez ki. Open Subtitles لكن حتى بلا دواء لن يكون لها توقع دقيق متى ستصاب بالصرع
    Bu videoları çeken herkes teste girmek zorunda yani biri bilerek ona bunu bulaştırdıysa, bu bir suç. Open Subtitles أنظروا ، كلّ من شارك بصناعة هذهِ الأفلام، يجبأنّيخضعللكشفالطبي.. لذا فإنّ كان أحدهم على دراية مسبقة بأنّ؛ (مولي) ستصاب بـ(الأيدز) ، فهذا يعد جريمة.
    Öğle yemeğini zamanında ye yoksa miden ekşir. Open Subtitles تناول الغداء في الوقت المناسب أَو ستصاب بحموضة معوية
    Nezle mi olacaksın sanki? 50 adım sonra okuldasınız. Yürü hadi. Open Subtitles ستصاب بالبرد، أنّك على بعد خمسين قدم، اذهب.
    - 9'u ya da 10'u gibi grip falan olacaksın. Open Subtitles ستصاب بالانفلونزا في اليوم التاسع أو العاشر.
    Yine soğuk alıp, grip olacaksın. Open Subtitles ستصاب بالكثير من نزلات البرد والانفلونزا.
    Kalp krizi geçireceksin ama en azından kızartma dolu İngiliz usulü kahvaltı etmiş olacaksın. Open Subtitles ستصاب بأزمة قلبية، لكن على الأقل ستحظى بطعام مقلي بريطاني أصيل.
    Biliyorsun, bu şeyleri içmeye devam edersen ...diyabet hastası olacaksın. Open Subtitles هل تعرف , ان استمريت بشرب هذا الشيئ ستصاب بمرض السكري
    - Durmazsan kör olacaksın. Open Subtitles لأنو بجديةإن لم توقفه.. ستصاب بالعمى
    Eğer çıkarırsan kör olursun. Anlaşıldı mı? Open Subtitles إذا نزعتهم قبل ذلك الوقت ستصاب بالعمى أتفهم؟
    Şu güneşe yeterince uzun bakınca, kör olursun ya da daha kötüsü çıldırırsın. Open Subtitles إذا نظرت إلى الشمس لفترة ستصاب بالعمى, أو هو أسوء الجنون
    Sonra bir Türk daha öldür, üstünü değiştir, terli terli hasta olursun. Open Subtitles ثم إقتل شخص تركي آخر, بعدها قم بتغيير قميصك, لانك إذا أصبحت مبللاً ستصاب بالبرد
    Annen senin buralarda olduğunu bilse kalp krizi geçirir. Open Subtitles أمك ستصاب بنوبة قلبيه إذا علمت ما تنوى على فعله
    Annesi duysa kalp krizi geçirir. Siz söylemezseniz bilmez. Open Subtitles ـ والدته ستصاب بنوبة قلبية ـ لن أخبرها إذا لم تفعلوا
    Ciddi söylüyorum, o hacı hastalık kapacaksın Open Subtitles هيا توقف يا رجل، انه ارهابي لعين ستصاب بمرض رئوي يا رجل
    Hem o ellerini yıkasan iyi olur yoksa mikrop kapacaksın. Open Subtitles ‫وعليك أن تغسل براجم أصابعك ‫وإلا ستصاب بالتهاب
    Haftalar, aylar alır. Rahatlayın. Öğle yemeğinden sonra bir tane geçireceğini biliyorum. Open Subtitles اهدأي، أعرف أنها ستصاب بواحدة بعد الغداء
    Kalp krizi geçireceğini söylediğinde Open Subtitles تقول انها كانت ستصاب بنوبة قلبية
    Bu videoları çeken herkes teste girmek zorunda yani biri bilerek ona bunu bulaştırdıysa, bu bir suç. Open Subtitles أنظروا ، كلّ من شارك بصناعة هذهِ الأفلام، يجبأنّيخضعللكشفالطبي.. لذا فإنّ كان أحدهم على دراية مسبقة بأنّ؛ (مولي) ستصاب بـ(الأيدز) ، فهذا يعد جريمة.
    Çok hızlı içme, yoksa miden bozulur. Open Subtitles لا تشربهُ بسرعة وألا ستصاب بألم في المعدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus