"ستعبر" - Traduction Arabe en Turc

    • geçecek
        
    • geçiyor
        
    • geçeceksin
        
    O kişi bir iskelede duruyor, Atlantik veya Pasifik Okyanusu'nu geçecek bir gemiye binmek üzere. TED يقف هذا الشخص على الميناء، على وشك أن يركب السفينة التي ستعبر المحيط الأطلنطي أو المحيط الهادئ.
    O kişi bir kamyona biniyor, Rio Grande'ye geçecek bir kamyona TED أو قد يذهب محمولًا على إحدى الشاحنات التي ستعبر نهر ريو غراندي.
    Eğer yıkıcı bir aşırı yükleme olursa, patlama Jumper'ı ayıracak, yanan parçaları yıldızgeçidinden bir bomba gibi geçecek. Open Subtitles لو كان هناك تحميل زائد بشكل كارثى سيحطم الإنفجار المركبة و ستعبر البقايا بوابة النجوم كما لو كانت قنبلة
    Şu an bize büyük yardımı dokunacak bir şey Atlantik Okyanusu'nu geçiyor. Open Subtitles -تماماً أنت وأنا لدينا أعظم مركبة ستعبر " الأطلسي" الآن
    Yedi Kapı'dan geçeceksin ve karını ve çocuklarını tekrar göreceksin ve... sonsuza dek mutlu olacaksın. Open Subtitles ستعبر السبع بوابات وسترى زوجتك وأطفالك ثانيا وتبتهج معهم إلى الأبد
    Altı hafta içinde, aynı profile sahip başka bir toz bulutu Dünya yörüngesinden geçecek. Open Subtitles لربما ساهم في تطور الحياة على الكوكب. في ستّة أسابيع، سحابة أخرى واحدة بنفس التركيب الأساسي ستعبر مدارنا
    Altı hafta içinde aynı profilde başka bir bulut dünya yörüngesinden geçecek. Open Subtitles في ستّة أسابيع، سحابة أخرى واحدة بنفس التركيب الأساسي ستعبر مدارنا
    Kurşun üçüncü eyaletteki seni vurmadan önce dördüncü eyaletten geçecek ve cansız bedenin beşinci eyalete düşecek! Open Subtitles الرصاصة ستعبر فوق الولاية الثالثة وتضربك في الرابعة ، ثم تسقط بالخامسة
    Manhattan'dan geçecek sonuçta. Oraya gidiyoruz. Open Subtitles ‫إنها ستعبر مانهاتن علي أي حال ‫سنذهب إلي هناك.
    Gelecek iki hafta boyunca antiloplar dalgalar halinde Grumeti'nin içinden geçecek. Open Subtitles خلال الأسبوعين القادمين ستعبر حشود "من حيوانات النوّ عبر نهر "غروميتي
    Bu gece ölümün karanlığı üstümüzden geçecek. Open Subtitles ظلمات الموت ستعبر بجانبنا هذه الليله
    Bu gece ölümün karanlığı üstümüzden geçecek. Open Subtitles ظلمات الموت ستعبر بجانبنا هذه الليله
    - Kediyi ölmüş bil. geçecek diyorsun. Ben de ölecek diyorum. Open Subtitles تقول انها ستعبر وانا اقول انها ستموت
    Bu gece sınırı geçecek. Open Subtitles ستعبر الحدود الليلة في وقت متأخر.
    Karını dışarı çıkarırsak seninle beraber güneye geçecek mi? Open Subtitles إذا خرجنا من هنا، هل ستعبر معكَ؟
    Moira sınırı yaya olarak geçiyor. Open Subtitles مويرا ستعبر الحدود على القدمين
    Gemiler sadece geceleri geçiyor. Evet. Open Subtitles السفن ستعبر فقط بالليل نعم
    Ama Judy Niyagara'nın gürüldeyen şelalelerini geçiyor! Open Subtitles لكن (جودي) ستعبر "شلالات "نياجرا
    15 saniye içinde bir geçit ve ormanı geçeceksin. - Çantayı atmaya hazır ol. Open Subtitles في خلال 15 ثانية ستعبر بوابة و غابة تجهز من رمي الحقيبة
    geçeceksin. Şunları at gitsin. Open Subtitles أنت ستعبر ، تخلص من هذا
    Öylece çiğneyip geçeceksin. Open Subtitles لن تستأذن فقط ستعبر من خلالي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus