"ستقيم" - Traduction Arabe en Turc

• kalacaksın
• kalacak
• veriyor
• kalıyorsun
• kalacaksınız
• düzenliyor
• kalıyorsunuz
• kalıyor
• kalacaksan
• verecek
• partisi
• vereceğini
• vereceksin
• veriyorsun

Avcı kulübemde kalacaksın. Bu gece, kraliyet ailesi olarak seni ağarlayacağız.
ستقيم الليله فى كوخ الصيد الخاص بى سنقدم لك وجبة عشاء ملكيه

Burada yalnızca kısa bir süre kalacaksın, tabii beni ve piskoposu memnun edersen.
ستقيم هنا لوقت قصـير فقط. إذا سمحت لي أنا والأسقف.

Neden dünya çağında ünlü bir bilim insanı, bir otel yerine bizim dairede kalacak?
لِم ستقيم عالمة مشهورة عالميا في شقتنا بدلا من أن تقيم في فندق؟

Çalıştığınız devlerin ailesi lüks bir akşam yemeği partisi veriyor ve en iyi şekilde görünmek istiyorlar.
ستقيم عائلة العمالقة التي تعمل عندها حفل عشاء فاخر، و يريدون أن يظهروا كلهم بأفضل ما لديهم.

Annenle aranı düzeltene kadar benim yanımda kalıyorsun.
ستقيم معي هنا حتى تستقر الأمور مع والدتك، اتفقنا؟

Şu binada koğuşlar var. Diğer mahkumlarla birlikte orada kalacaksınız.
ذلك المبنى هناك هو المكان الذي ستقيم فيه مع النزلاء الآخرين

Annem parti düzenliyor. O da orada olacak. Belki orada aramızı bozabilirsin.
أمّي ستقيم حفلة كوكتيل، ستحضر معنا ربما يمكنك أن تفرّق بيننا

Ramada Inn'de mi kalıyorsunuz?
ستقيم فى حانة رامادا؟

Yabancı bizimle kalıyor! Yaşasın!
قضي الأمر ، ستقيم الغريبة معنا

Ne oldu? Çocuklarım ve benimle aynı evde kalacaksın.
ما الأمر ؟ ستقيم هنا برفقتي أنا و أطفالي

Deaton Hall'de kalacaksın. Neredeymiş?
حسنا ستقيم في قاعة هيتون و اين هذا؟

- Hangi otelde kalacaksın?
ما أسم الفندق الذى ستقيم فيه؟

- Evan, Emery büyükanne Chu sizin odanızda kalacak. - Yaşasın!
إيفان وإيمري، الجدة تشو ستقيم في غرفتكم

- Şimdilik bizimle kalacak. - Evet.
الآنسة سيني ستقيم معنا.

Ailesi, bir tür evine hoş geldin partisi veriyor.
ستقيم أسرته حفل جميل بمناسبة عودته للمنزل

Bunun çaresine bakabiliriz. Otelde mi kalıyorsun?
حسناً، يمكننا إصلاح ذلك هل ستقيم في الفندق؟

Binanın güneyinde bulunan bir kulübede kalacaksınız.
انت ستقيم فى الجانب الجنوبى من المبانى

Dinle.Bir arkadaşım pazar günü kocası için bir barbekü düzenliyor, ve bence sen de gelmelisin.
اسمعي، ستقيم صديقة لي حفل شواء لزوجها يوم السبت و أظن أنه يجب أن تأتي حقاً؟

Onu buraya davet etseydim, otelde kalıyor olurdu değil mi?
لو كنت دعوتها، لكانت ستقيم بالفندق

Bizimle kalacaksan bize yardım da edeceksin.
إن كنت ستقيم هنا, عليك أن تتعاون معنا في العمل

Cuma gecesi parti verecek. Davetiyelerle ilgilenmemi istiyor.
ستقيم حفلاً يوم الجمعة وتريدني أن أتولى أمر الدعوات.

İyi günler, Peder. Kurt, çarşamba günkü doğum günü partisi hâlâ geçerli mi?
العصر، ايها القسّ يا ولف هل ما زلت ستقيم حفلة عيد ميلاد الأربعاء؟

Kokteyl partisi vereceğini bilmiyordum. Ben de bilmiyordum.
ـ لم اكن اعلم انك ستقيم حفلة الجمعة ـ ولا انا

Maxim, ne zaman, eski günlerdeki gibi, partiler vereceksin burada? -Hiç düşünmemiştim.
ماكسيم" متى ستقيم حفلات هنا ثانية" كالأيام الخوالى ؟

- Bir parti veriyorsun ve benden bunu gizliyor musun?
كنت ستقيم حفلاً وتخبئ الامر عني ستيف لا