Bence bu insanlara gayda derslerinin faydalı olduğunu ispatlamak için iyi bir yol olacak... | Open Subtitles | ستكون طريقة جيدة ليعرف الناس تتطور عزفي على الآلة الموسيقية |
Ama hediyeleri düşün. Gerekenleri almak için harika bir yol. | Open Subtitles | فكري بالهدايا ستكون طريقة رائعة للحصول على ما تريدين |
Yeni arkadaşlar edinmek için harika bir yol. Askerleri de davet edebilirsiniz. | Open Subtitles | ستكون طريقة رائعة للتعرف على أصدقاء جدد يمكنك دعوة ضباط الجيش، إن صحبتهم رائعة |
Zehri sentezlemenin daha iyi bir yolu da biyokimyasal yapı taşlarının kazılmasıyla oluşturmaktır. | Open Subtitles | ستكون طريقة أفضل إذا أنتجت السُم وتصنعه من البداية بواسطه اللبينات الحيويه الكيميائية |
Onu yok etmek kötü bir yol olabilir; ama üstlerimizin istediği bu olur. | Open Subtitles | تدميرها ستكون طريقة قاسية ، لأن ذلك سيرفع عدد الذين يريدونها |
Yeni arkadaşlar edinmek için harika bir yol. Askerleri de davet edebilirsiniz. | Open Subtitles | ستكون طريقة رائعة للتعرف على أصدقاء جدد يمكنك دعوة ضباط الجيش، إن صحبتهم رائعة |
Onu yok etmek kötü bir yol olabilir; ama üstlerimizin istediği bu olur. | Open Subtitles | تدميرها ستكون طريقة قاسية ، لأن ذلك سيرفع عدد الذين يريدونها |
Lütfen Jane'e bunun onu incelemek için daha kolay bir yol olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أرجوكِ أخبريها أن هذه ستكون طريقة أسهل لمعاينتها |
Bence olan biten her şeyden kafamı uzaklaştırmak için harika bir yol. | Open Subtitles | اعتقد انها ستكون طريقة رائعة لابعاد عقلى عما حدث |
Düşündüm de; derileri eriyip kaybolan insanların arasında kalacağımızdan dolayı bu, modayı canlı tutmak için iyi bir yol olabilir. | Open Subtitles | تعرفين، فكرت انه عندما نجري عبر حشود الناس الذين تذوب جلودهم، هذة ستكون طريقة جميلة لإبقاء الأمور واضحة. |
Ve bir sürü öğrenci borcu var, yani bu onun için, para kazanmak adına mükemmel bir yol olur. | Open Subtitles | لذا هذه ستكون طريقة رائعة . لها لتكسب بعض المال |
En azından hayattaki son gecemi geçirmek için iyi bir yol, değil mi? | Open Subtitles | عـلى الأقـل ستكون طريقة جيدة لقضـاء آخر ليلـة لـي بقيد الحيـاة |
Ama meşgul olup işe yaramak başlamak için iyi bir yol. | Open Subtitles | لكن أظن أن الإنشغال وتقديم الخدمة ستكون طريقة جيدة. |
Çünkü bitiğiz. Ayrıca dipnot: boşandıktan sonra tekrar bekaretini kaybetmek için güzel bir yol olurdu. | Open Subtitles | لأننا أنتهينا ايضاً ، ملاحظة ستكون طريقة سهلة لتضعي الطلاق بسرعة |
Bu da senin topluluğundan olan insanlarla tanışmak için harika bir yol. | Open Subtitles | و إنها ستكون طريقة رائعة لمقابلة الناس في مجتمعك |
Bence bir ayağını Rosewood'da tutmak ve geride bıraktıklarını anlamak için iyi bir yol. | Open Subtitles | انظري ستكون طريقة جيده لكي لتبقين بعيده عن رووزوود |
Hayır, bu çok taviz verici bir yol olurdu... Gördüğün... | Open Subtitles | لا، فتلك ستكون طريقة للمساومةالمبالغفيها... |
Annem Kış Balosu'na benimle gelmeni teklif etmemin etkileyici bir yolu olacağını düşündü. | Open Subtitles | والدتي اعتقدت أن هذه ستكون طريقة ساحرة لسؤالك إذا ما أردت أن تكوني رفيقتي في حفل الشتاء الراقص |
Kafandaki soruları halletmenin bir yolu da bu olabilir. | Open Subtitles | ستكون طريقة لتحسم المسئلة. |