Hep seni bekleyeceğini düşünerek aptallık ettin. | Open Subtitles | كنت أحمقاً، لأنك ظننت أنها ستنتظرك إلى الأبد |
Aradığında, uyumadan bekleyeceğini mi söyledi? | Open Subtitles | عندما أتصلت بها هل قالت أنها ستنتظرك ؟ |
Aradığında, uyumadan bekleyeceğini mi söyledi? | Open Subtitles | عندما أتصلت بها هل قالت أنها ستنتظرك ؟ |
Adres 2127 Grand Avenue. Yeşil bir cip bekliyor olacak. | Open Subtitles | العنوان 2127 جراند افينو ستنتظرك سياره هناك |
22. depoda bir araba bekliyor olacak. | Open Subtitles | ستنتظرك سيارة عند رصيف شحن 22 |
Bu güzel prensesin seni bekleyeceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد ان هذه الأميرة الجميلة... انها فقط ستنتظرك هنا؟ |
- Söyledim. bekleyeceğini söyledi. | Open Subtitles | -قلت لها ذلك , قالت انها ستنتظرك |
Sence öbür tarafta Tanrı seni bekliyor olacak mı? | Open Subtitles | -هل تظن انها ستنتظرك على الجانب الاخر؟ |
Öbür tarafta seni bekliyor olacak. | Open Subtitles | ستنتظرك بالجهة الأخرى |
Uçak direkt olarak resmi serbest bırakma töreninin düzenleneceği Johannesburg'a uçmak için bekliyor olacak. | Open Subtitles | طائرة ستنتظرك غدًا لتتوجه إلي (جوهانسبرج) مباشرةً. حيثُ إحتفال رسمي سيعقد |
- Ve hayatın sen geri döndüğünde burada bekliyor olacak. | Open Subtitles | -هذه حياتي -وحياتك ستنتظرك حينما تعود |