Bu bildiğimiz Halı süpürgesiyle birleştirilmiş bir jeneratörden meydana gelen... bir oda içinde gerçekleşiyor. | Open Subtitles | هذ يعْمَلُ في غرفة، التي صنعت مِنْ مولّد مقترنَة بي مكنسة سجّاد البيتِ العادية |
Büyük perakendecilere Halı satıyor, ancak şimdiye kadar bizim gördüğümüz kadarıyla, depodan hiç Halı çıkmadı. | Open Subtitles | يبيع السجّاد لتجّار مفرّق كبار، ولكن حسب علمنا، لا سجّاد ينقل خارج المستودع |
Adam Halı temizleyicisi. | Open Subtitles | إنّه منظّف سجّاد |
Buharla Halı Temizleme Hizmeti. | Open Subtitles | خدمة تنظيف سجّاد بالبخار |
Aslına bakarsan, Cazuli Halı Fabrikası'ndaki danışma görevlisinin beyanına göre Mandy birkaç gün önce fabrikaya gelmiş. | Open Subtitles | بواقع الأمر، مُوظف استقبال في "سجّاد (كازولي)" قال رسمياً أنّ (ماندي) ظهرت في المصنع قبل أيّام قليلة. |
Cazuli Halı Fabrikası'nın kağıtlarıyla birebir uyuşuyor bu. | Open Subtitles | -هذا يُطابق تماماً شعار "سجّاد (كازولي )". |
Hepsi Halı kaplı. | Open Subtitles | كلها تحتوي على سجّاد |
Evet ve Cazuli Halı Fabrikası'nın sahibi George Cazuli, ölüm tehditlerine yabancı olan birisi değil. | Open Subtitles | أجل، ومالك "سجّاد (كازولي)"، (جورج كازولي)، ليس غريباً عليه تنفيذ تهديدات... |