"سحبه" - Traduction Arabe en Turc

    • çekip
        
    • sürüklemiş
        
    • sürüklenmiş
        
    • tutup
        
    • çekmiş
        
    • çıkarmak
        
    • sürükledi
        
    • çıkardığı
        
    • sürükleniyor
        
    Pantolonum şeye takıldı ve onu çekip kaldırdı. Open Subtitles اسف بشأن ذلك سروالي علق بالمفرش وعندما قمت تم سحبه
    Haydi ama! çekip alamazsanız, asla imparator olamazsınız! Open Subtitles إذا لم تكن تستطيع سحبه لن تصبح إمبراطوراً أبداً.
    Timsah onu ne kadar sürüklemiş olabilir? Open Subtitles إلى متى قد يكون التمساح قد سحبه ؟
    Koşan adam yukarıda saldırıya uğrayıp buraya sürüklenmiş ya da kaymış. Open Subtitles أعتقد أن الرجل الراكض تمت مهاجمته في الأعلى و تم سحبه أو زلقه الى الأسفل
    Yani iki filin bunu aynı anda tutup çekmesi gerekiyor. TED وبالتالي فعلى الفيلين أن يحملاه معا في نفس الوقت تماما ثم سحبه.
    Babası onu geri çekmiş, ama araç çalışınca, vagonlardan biri kopmuş. Open Subtitles أباه سحبه جانباً ولكن عندما بدأوا في الركوب أحدى السيارات فقدت السيطرة
    Onları açığa çıkarmak için bu fırsatı kullanabileceğimizi düşündüm. Open Subtitles ظننت أني أستطيع استغلال هذا في سحبه إلى الخارج
    Onu ağırlaştırması için cebini taşla doldurdu ve onu Hudson Nehri'ne sürükledi. Open Subtitles ،و وضع حجارة في جيبوبه لكي يزيد وزنه ."و ثم سحبه إلى نهر "هودسن
    Dr. Woods'un kurbanımızdan çıkardığı merminin yapısı evde bulduğumuz mermilerin yapısıyla aynı. Open Subtitles تركيب عنصري من الرصاص .الذي سحبه الدكتور وود من الضحية
    sürükleniyor. Open Subtitles كلا، يتم سحبه".
    Çünkü biz de kapan bırakmıştık, sabaha dolmuş olmalıydı ama dün gece biri kapanı çekip içindekileri almış. Open Subtitles لأننا كان لدينا شرك كان من المفترض أن يكون ممتلئاً صباح اليوم ولكن سحبه شخص ما البارحة وأفرغه تماماً
    Kablosundan çekip çevirebildiğin eski günlere dönesi geliyor insanın. Open Subtitles يجعلكن هذا تتمنين رجوع الايام الخوالي حيث يمكنكن سحبه بأستخدام حبل
    Bunların hepsi anlamsız olabilirdi tabi ki aşağıya çekip durduğun elbise kolunun altındaki yaraların yaptığı açı olmasaydı. Open Subtitles الآن، كل هذا قد لا يعني شيئاً إلا من زاوية الندوب علي ساعدكِ الأيسر تحت الكم الذي تواصلين في سحبه
    Birisi sudan çıkarıp çöp konteynırına doğru sürüklemiş olmalı. Open Subtitles أحدهم سحبه خارجا وجره الى سلة النفايات
    Kurbanı koridorda alt edip buraya sürüklemiş. Open Subtitles قبل سحبه الى هنا لا تشير الى طقس توافقي
    Akıntı onu sürüklemiş olmalı. Open Subtitles التيار سحبه للخارج
    Her bir ekip üyesi ayrı ayrı öldürülüp buraya sürüklenmiş görünüyor. Open Subtitles يبدو أن كل عضو في الفريق قد تم قتله منفرداً ثم تم سحبه إلى هنا
    Fakat taşların üstünde bile sürüklenmiş olsa bu çeşit çatlaklar oluşmazdı. Open Subtitles ولكن حتى لو تم سحبه على الحجار فلن تحدث له هذه الكسور
    - Elbiseleri üstündeyken duşa sürüklenmiş. Open Subtitles لقد تم سحبه إلى مصاطب الاستحمام وهو بكامل ملابسه
    Şimdi kulaklarından tutup getirmekten söz ediyorsun daha sonra ben nasıl birinden söz ediyorum diye kendi kulaklarını tıkayacaksın. Open Subtitles والان تتحدث عن سحبه من أذنه وبعد ذلك ستجر أذنك من الإحباط بسبب الشخص الذي تتعامل معه
    Makas bulamadık. Ben de tutup koparmayı denedim. Open Subtitles ولم يكن لدينا أيّ مقصّ لذاحاولت سحبه
    O göle düşmüş, ve bu şey, her neyse, onu aşağı çekmiş, ve onu delik deşik etmiş. Open Subtitles فسقط من علي متن القارب وهذا كل شئ ايا يكن هذا الذي سحبه للاسفل فقد مزقه اشلاء
    Adama... Adama ilaç vermiş. Adamı, evin merdivenlerinden sürükleyerek çıkarmak istemiş. Open Subtitles لقد خدّرت الرجل محاولةً سحبه عبر سلالم مبنى شقته.
    Patron onu buldu. Caddeye sürükledi. Open Subtitles وجده ذلك الزعيم سحبه على الشارع
    Ducky'nin Mantel'in kulağından çıkardığı bu küçük lastik parçasını biliyorsun. Open Subtitles اه,حسنا,هل تعرف هذا الشئ المطاطى الصغير الذى سحبه داكى من أذن مانتيل؟
    Adamın biri sürükleniyor. Open Subtitles الرجل يتم سحبه".

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus