Bir hastane yatağı, kalp ekranları, vantilatör, defibrilatör, nazogastrik tüpleri periton diyalizi için ekipmanları getirin. | Open Subtitles | احضرو سرير مستشفى, شاشات مراقبة القلب, جهاز تنفس, جهاز إزالة الرجفان, انبوب انفي معدي و معدات لغسيل الكلى الصفاقي. |
Yatak odama bir hastane yatağı mı koydun? | Open Subtitles | قمتِ بوضع سرير مستشفى في غرفة نومي؟ |
Oturma odamızda hastane yatağı vardı ben küçükken. | Open Subtitles | كان لدينا سرير مستشفى في منزلنا |
Hayatımın üç yılını bir hastane yatağında geçirdim okumak hariç bir şey yapmadan. | Open Subtitles | أمضيت ثلث حياتي في سرير مستشفى لا أفعل شيئا سوى القراءة |
Bir hastane yatağında floresan ışıklar altında insanların uğrayıp ava aval bakarak nasıl göründüğüm konusunda yalan söylemelerini dinleyerek yavaş yavaş ölmeyeceğim. | Open Subtitles | لن أموت ببطء على سرير مستشفى تحت إضاءة فاتحة مع ناس يحدقون ببله |
Belki. hastane yatağında ifaden alınırken sen karının gözlerinin içine bakma riskine girecek misin? | Open Subtitles | ربما , هل ستخاطر بنظرة زوجتك في عينيك بينما أنت مقيد في سرير مستشفى ؟ |
Aptal bir hastane yatağına yatmak istediğine inanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع أن اصدق إنك أردت أنت تموتِ في سرير مستشفى غبي |
İlk olarak, ofisime bir hastane yatağı istiyorum. | Open Subtitles | كبداية أريد سرير مستشفى في مكتبي |
Zaten söyledim ya. Bir hastane yatağında yatmayacağım. | Open Subtitles | ،لقد قلتها من قبل لن يضعوني في سرير مستشفى ما |
Şimdi annen bir hastane yatağında yatıyor. | Open Subtitles | أمك الآن مستلقية على سرير مستشفى |
Şimdi annen bir hastane yatağında yatıyor. | Open Subtitles | أمك الآن مستلقية على سرير مستشفى |
hastane yatağında uyumak sorun olmazsa eğer. | Open Subtitles | إذا لم تمانعين بالنوم في سرير مستشفى. |
Bir hastane yatağında yatan hasta bir çocuk var. | Open Subtitles | لدينا صبي مريض في سرير مستشفى |
Ama maktul hastane yatağında yatıyordu. | Open Subtitles | -لكن كان الضحية على سرير مستشفى . |
Bunun için beni hastane yatağına düşürmen gerekmezdi. | Open Subtitles | لم يكن عليك وضعي في سرير مستشفى من أجل هذا. |