Haritayı vereceğini söyleyerek, direnişin lideri ile gizli bir buluşma ayarlıyor. | Open Subtitles | قامت بتدبير اجتماع سري مع زعيم المقاومة باخباره أنها ستسلمه الخريطة |
İmparator ile gizli bir anlaşması var mıymış? | Open Subtitles | هل لديه أي تعامل سري مع الإمبراطور? |
Fakat BM ziyaretinin asıl sebebi, Tesopo Delegesi Suuto Ali ile gizli bir görüşme. | Open Subtitles | ولكن السبب الحقيقي للزيارة الأمم المتحدة هو لقاء سري مع Suuto علي، مندوب من Tesopo. |
Yani, eski bir iş ortağına bir çeşit masa altı oyunuyla taşeron edildi. | Open Subtitles | لذا فقد عقد بنفسه اتفاق سري مع أحد الشركاء |
Yük olmak istemezdim, ama danışmanlardan biriyle ticari bir konu hakkında görüşmem vardı gelmişken sana da bir uğrayayım dedim. | Open Subtitles | لا أريد أن أطلعك على هذا ولكني كنت في أجتماع سري مع أحد القادة ففكرت بالمرور عليك |
Biliyordum, Haru ile gizli bir ilişkin var! | Open Subtitles | لديكِ شيء سري مع هاروه |
Baban ve kardeşlerin az önce bana Warwick'in Fransa Kralı ile gizli bir anlaşma yaptığını anlattı. | Open Subtitles | (لقد أخبرني والدكِ وأخوتكِ بأن (واوريك لديه إتفاق سري مع ملك "فرنسا". |
Bu esrarengiz Wujing ile gizli buluşmaya. | Open Subtitles | لقاء سري مع السيد"ووجينج " الغامض ؟ |
Başkan,Kuzey Kore'den olan küçük bir grupla gizli bir buluşma için geliyor. | Open Subtitles | الرئيس قادم من أجل اجتماع سري.. مع مجموعة صغيرة من كوريا الشمالية. |
Bilmem, diğer ailenle gizli bir ilk kahvaltınız olmasın sonra. | Open Subtitles | حسناً لا أعلم هل حظيتي بإفطار سري مع عائلتك الأخرى؟ |
Ziyareti sırasında kraliçeyle gizli bir buluşma ayarladığı gerçeğini ortaya çıkaralım. | Open Subtitles | خلال زيارته سندعي أنه كان يرتب للقاء سري مع الملكه |
Yani, eski bir iş ortağına bir çeşit masa altı oyunuyla taşeron edildi. | Open Subtitles | لذا فقد عقد بنفسه اتفاق سري مع أحد الشركاء |
Yük olmak istemezdim, ama danışmanlardan biriyle ticari bir konu hakkında görüşmem vardı gelmişken sana da bir uğrayayım dedim. | Open Subtitles | لا أريد أن أطلعك على هذا ولكني كنت في أجتماع سري مع أحد القادة ففكرت بالمرور عليك |