Keşke bıçaklarımı getirseydim. Kanımız üzerine yemin ederdik. | Open Subtitles | كُنت آمل لو كانت سكاكيني معي كان بإمكاننا أن نعقد عقداً بالدماء |
Ben de bıçaklarımı almaya gelmiştim. | Open Subtitles | لقد اتيت فقط من اجل اخذ سكاكيني |
- Keşke bıçaklarımı getirseydim. - İhtiyacın olmayacak. | Open Subtitles | أتمنى لو أنني كُنت أحضرت سكاكيني |
Hiçbir şey. Sadece bütün bıçaklarım, ...yarım şişe şarap, ve tek düğmeli ateş tabancası. | Open Subtitles | لا شيء، فقط سكاكيني كلّها، و نصف قارورة نبيذ، و مشعلة تُضغط بزرّ. |
Bütün bıçaklarım burada. Benimkilerden biri olamaz. | Open Subtitles | لكن كل سكاكيني هنا |
bıçaklarımı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تريدين سكاكيني ؟ |
Burayı bıçaklarımı almaya geldim. | Open Subtitles | لقد عدت من أجل سكاكيني وحسب |
bıçaklarımı kendi bölümüme koymaya gittim. | Open Subtitles | ذهبت لوضع سكاكيني بموضعهم |
bıçaklarımı bilemeliyim. | Open Subtitles | سكاكيني بحاجة للشحذ . |
bıçaklarım her zaman keskindir. | Open Subtitles | أحافظ على سكاكيني حادة دائمًا |
- Bunlar şef bıçaklarım. | Open Subtitles | -إنها سكاكيني للطبخ |
bıçaklarım! | Open Subtitles | سكاكيني! |