Çok cesur, Çok kafa derisi almıştır. | Open Subtitles | شجاع للغاية ، سلخ العديد من فراء الرأس |
Bu yörede kafa derisi yüzülmüş 100 ölü göçmen var... bu korkak suçlu tarafından yapılan. | Open Subtitles | ... هناك تقريباً 100 جندي قتلى في حوض النهر تم سلخ فرائهم بواسطة أولائك المجرمين الجبناء |
Ben bir geyiğin derisini on dakikadan az bir sürede yüzebilirim. | Open Subtitles | إذا كان بإمكاني سلخ بغل الأيل في أقل من عشر دقائق |
- Kırbaçlanmak kafa derisinin yüzülmesinden iyidir. - Deri yüzme filan da olmayacak. | Open Subtitles | يضربوه افضل من سلخ فروة رأسه - ولن يسلخوا فروة رأسه ايضا - |
Katil deriyi yüzmüş, vücudunu parçalamış. | Open Subtitles | لقد سلخ القاتل الجلد الجسد, مسلوخ بالكامل |
İkiniz de tavşan yüzmekte çok başarılısınız. | Open Subtitles | كلاكما يجيدُ سلخ الأرانب. |
Zenci derisi yüzmek ister gibisin. | Open Subtitles | . أنت تبدو أنك تريد سلخ رأس زنجي |
Buradayken, yüzde 33.34'ümüzün diri diri derisi yüzüldü. | Open Subtitles | آخر مرة كنَّا فيها هنا تم سلخ 33.3% منَّا ونحن أحياء |
Efendim, bu özel kurbanın derisi canlı canlı yüzülmüş. | Open Subtitles | السيد، هذه الضحيّة المعيّنة سلخ حيّ. |
Sana 1960 yılında şimdiki kurbanlar gibi derisi yüzülerek öldürülmüş adamların dosyalarını göstermiştim. | Open Subtitles | شوّفتك أرتال مقتول في 1960... سلخ حيّا مثل الضحايا الحاليين. |
1868'de bir maden münakaşasında derisi 4 adam tarafından yüzüldü. | Open Subtitles | هو سلخ نفسه... سابقا في 1868... من قبل أربعة رجال في تعدين النزاع. |
Pizza derisini haşlayacak kadar sıcak olsa da buradan mutlu ayrılacağını bilirim. | Open Subtitles | وأعلم بأنه سيغادر سعيداً حتى ولو تسببت الشريحة الحارة في سلخ جلده |
Yaşlı Del'in kafa derisini şimdi burada yüzebiliriz. Bize nasıl bir his olduğunu anlatabilir. | Open Subtitles | بإمكاننا سلخ فروة رأس ديل ، وسيبقى حياً ، ليخبرنا بشعوره |
Aslında kafa derisini yüzmemizde bize yardım edebilirsiniz. | Open Subtitles | في الواقع، يمكن أن تساعدنا في سلخ فروة الرأس. |
Sabit ağızlı deri yüzme bıçağı. Ağzı paslanmaz çelik. | Open Subtitles | إنّها سكين سلخ ذات شفرة ثابتة طرف كامل، حديد صلب |
Bu saldırıyı başka iki deri yüzme olayıyla eşleştirmişler. | Open Subtitles | لقد ربطوا هذا الاعتداء بإثنين آخرين من سلخ فروة الرأس، |
Kafa derisini yüzmüş ve mağarada hayvanı temizlemiş. | Open Subtitles | وقد تمكن الدب من سلخ فروة رأسه في سطح الكهف ذلك اليوم |
Ama yinede hayatta kaldık ve bu dürtü sonlandığında sanki birisi derimizi yüzmüş gibiydi. | Open Subtitles | ولمّا زال الإذهان، شعرنا وكأن أحدًا سلخ جلودنا أحياء. |
İkiniz de tavşan yüzmekte çok başarılısınız. | Open Subtitles | كلاكما يجيدُ سلخ الأرانب. |
Yani çalmaya karşısın ama ineklerin derisinin soyulması sorun değil. | Open Subtitles | أنت ضد السرقة ولكنّك تتسامح مع سلخ جلد الحيوانات |