"سمعت بأنه" - Traduction Arabe en Turc

    • olduğunu duydum
        
    • diye duydum
        
    • Duyduğuma göre
        
    • olduğunu duymuştum
        
    • Duydum ki
        
    • diye duymuştum
        
    • olmadığını işittim
        
    Bir rehin alma olayı olduğunu duydum. Operasyon bölgesi neresi? Open Subtitles لقد سمعت بأنه تم إحتجاز رهائن أين هو موقع العملية؟
    Böldüğüm için üzgünüm ama onun burada olduğunu duydum. Open Subtitles أنا آسف لمقاطعتك بالحديث، لكني سمعت بأنه هنا
    Bugün başιn derde girmiş diye duydum. Yardιmιm dokunabilir mi? Open Subtitles لقد سمعت بأنه حصلت لك اليوم بعض المشاكل ، هل تحتاج لمساعدة ؟
    Tecritte özel hücren varmış diye duydum. Open Subtitles لقد سمعت بأنه لديهم زنزانة خاصه بكِ في الحبس الإنفرادي
    Duyduğuma göre birisini öldürmek için çok güçlü hisleriniz olmalıymış. Open Subtitles سمعت بأنه يجب أن تملك مشاعر قوية للشخص الذي تقتله
    Duyduğuma göre sadece bedeni değil, ruhuna da yiyormuş. Open Subtitles لقد سمعت بأنه لا يأكلك فقط. بل يأكل روحك أيضا.
    Vuruşta Sachin olduğunu duymuştum ve topta Kapil Dev! Open Subtitles ... سمعت بأنه مثل ساشين فى ضرب الكرات و مثل كابيل ديف فى رمى الكرات ...
    Eğlenceli olmalı Duydum ki yeni ranzaları varmış Open Subtitles سمعت بأنه أصبح جميلاً بعد الإصلاحات التي قاموا بها في العام الماضي
    Bir dahaki başbakanlık seçimlerinde çok güçlü bir aday olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت بأنه مرشح قوي في الإنتخابات ليكون رئيس الوزراء القادم..
    İzlemedim. Ama oldukça iyi olduğunu duydum. İzlemek istiyorum. Open Subtitles لا لم أشاهده ، ولكن سمعت بأنه جيد ، أريد أن أشاهده
    En azından yeterliğini almışsa da onun işe yaramaz olduğunu duydum. Open Subtitles اذا على الاقل كان مؤهلاً. و لكن سمعت بأنه سيئ.
    Kalabalıkta bir doğum günü kızı olduğunu duydum. Open Subtitles سمعت بأنه عيد ميلاد فتاة بين الحشد هذه الليلة.
    Burada olduğunu duydum. Open Subtitles مرحباً. لقد سمعت بأنه يمكنني ايجادك هنا.
    Harika bir ev olduğunu duydum. Yüzme havuzu, güneş banyosu için çatısı. Open Subtitles سمعت بأنه منزل رائع، حوض سباحة، مشمس
    Hayatının geri kalanını birlikte geçireceği bir kız arıyormuş diye duydum. Open Subtitles لقد سمعت بأنه يبحث عن أحد. ليقضي حياته معه.
    Çünkü sana karşı hissettiklerini söylemiş ve sen de reddetmişsin diye duydum. Open Subtitles -أجل . لأنني سمعت بأنه أخبرك كيف كان يشعر نحوك وأنت رحلت.
    Mezuniyetini kaçırdığım için üzgünüm tatlım. Harikaymış diye duydum. Open Subtitles متأسفة لأني فوت تخرجك عزيزتي سمعت بأنه كان جميلاً
    Duyduğuma göre buradan yenilerini Alabilirmişim. Open Subtitles سمعت بأنه يمكنني أن أحصل على واحدة جديدة هنا
    Ağabeyin için üzüldüm. Duyduğuma göre müebbet alacakmış. Hayır. Open Subtitles آسف لما جرى لأخيك , يارجل سمعت بأنه سيمضي لمدى الحياة
    Duyduğuma göre hava yüzünden orada iş yaptırmak çok zormuş. Open Subtitles سمعت بأنه امر صعب بأن تنجز اي امر هناك بسبب الطقس, أوتعلمون؟
    Somonun lezzetli olduğunu duymuştum. Open Subtitles تأكدوا من أكل الطعام المُعد سمك السلمون - سمعت بأنه شهياً -
    Arasının horozlarla iyi olduğunu duymuştum. Open Subtitles سمعت بأنه كان رجلاً جيداً مع الطيور
    Duydum ki çocuklarının üniversite parasını da sıfırlamış. Open Subtitles سمعت بأنه استنفد حساب أبناءه في الجامعة
    Sınıftan arkadaşı Risa Koizumi'yle çok yakınlar diye duymuştum. Open Subtitles لقد سمعت بأنه هو و زميلته في الصف .ريسا كويزومي متقاربين جداً
    Ama bunun senin için hiç sorun olmadığını işittim. Open Subtitles لكنني سمعت بأنه لا مشكلة لديك بشأن فعل هذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus