"سنراقب" - Traduction Arabe en Turc

• bekleyeceğiz
• olacağız
• gözetleyeceğiz
• göz kulak
• takip edeceğiz
• izleyecegiz

Bu da demektir ki sadece galeriyi gözetleyip harekete geçmelerini bekleyeceğiz.
مما يعني, أننا سنراقب الصالة, بكل بساطة... و ننتظرهم لكي يتحركوا

Durup bekleyeceğiz... ama dikkatli olun.
سنبقى هنا في مكاننا لكن سنراقب الوضع جيداً لو أطلقوا النار علينا ...

Bu şans getirsin diye. Hala tehlikede olabilirsin. Sana göz kulak olacağız.
أنت لربّما كنت في الخطر نحن سنراقب عن كثبك

Kapıyı açtığında, arabanın üstündeki o şeyin hareket etmediğine emin olmak için ekrandan bakıyor olacağız.
سنراقب الجهاز ونتأكد أن لا يتحرّك ذلك الشيء عندما تفتح الباب

Hedeflerini kestirebilene dek 78 yeri de gözetleyeceğiz.
سنراقب الـ78 موقعاً حتى نكتشف هدفهم القادم

Sen ve ben bu gece adamın evini gözetleyeceğiz.
انت وانا سنراقب بيت هذا الشخص لاحقا

Elimizden geldiğince ilerleyişinizi takip edeceğiz. İyi şanslar.
سنراقب تقدمكم بأفضل ما نستطيع حظاً سعيداً

Lawrence Welk DVD sini izleyecegiz. AHHH! Gay bir oğlumuz var
نحن سنراقب لورانس واك دي في دي حسنا أعتقد انها حياة مع ابن شاذ خطاب التخّرجك كان رهيب جريف

Pimlico'daki telefonun orada oturacağız bütün gün boyunca Bay Mondo Mart'ı bekleyeceğiz.
سنراقب هاتف (بيمليكو) العمومي ليلاً نهاراً بانتظار (موندو مارت) -هيرك)، سيراقب أيضاً)

Camelot yara aldı. Artık durup, vebanın yayılmasını bekleyeceğiz.
"كاميلوت" مرضه، نحن سنراقب انتشار الطاعون

Daha ne kadar bu adamı bekleyeceğiz?
كم من الوقت سنراقب هذا الرجل ؟

Evi gözetlemeye başlayıp ruhun ortaya çıkmasını mı bekleyeceğiz?
هل سنراقب المنزل،

Fotoğraflara bak. Senin tepkilerini dışarıdan izliyor olacağız.
حسنٌ ، شاهدي الصور و حسب، و سنراقب إنفعالاتكِ من الخارج.

"Dışişleri Bakanlığı, bununla nasıl başa çıktığınızı izliyor olacağız."
"وزارة الشؤن الداخلية, نحن سنراقب تعاملكم مع هذا."

Evet, Troyer'i gözetleyeceğiz.
اجل سنراقب تروير

Addy ve ben buradan gözetleyeceğiz.
آدي وانا سنراقب من بعد .

Birbirimize göz kulak oluruz.
سنراقب بعضنا البعض

Biz buraya göz kulak oluruz.
سنراقب عن كثب هنا.

Görüntüleri Komuta Merkezi'nden takip edeceğiz.
سنراقب التسجيلات البصرية من غرفة القيادة

Onu takip edeceğiz, ama kalp krizi geçirmesi olasılıklar dahilinde.
سنراقب حالته لكن الأزمة القلبية محتملة