"سنشرح" - Traduction Arabe en Turc

• açıklayacağız
• açıklarız

Bizimle Drool Gezegeni'ne gel. Yolda açıklayacağız.
سنذهب سويا إلى الكوكب درول سنشرح لك فى الطريق

Her şeyi açıklayacağız. Anlayacaktır. Her şey yoluna girecek.
سنشرح كل شئ ستتفهم الوضع وستسير الأمور على مايرام

Şimdi, kralın casusluk kurallarını ajanına açıklayacağız.
والآن، سنشرح قوانين الملك للجاسوسيّة إلى عميله.

Çılgınca olduğunu biliyorum ama sizi güvenli bir yere götürünce her şeyi açıklarız.
أعلم بأن ذلك يبدو جنوناً لكن يجب علينا أن نضعك في مكان آمن و بعد ذلك سنشرح لك كل شيء

Bin hadi. Yolda açıklarız, tamam mı?
إركب و سنشرح لك الأمر على الطريق, موافق؟

Babasının neden gitmemesini Axl'a nasıl açıklayacağız?
و .. وكيف سنشرح لأكسل لماذا والده لم يحضر ..

Geri döndüğümde, Claude'a neden Marsilya'ya yerleşmemesi gerektiğini açıklayacağız.
عندما أعود، سنشرح لكلود لماذا لا يستطيع الذهاب إلى مارسيليا.

Vikner'ı nasıl açıklayacağız?
الشرطة تعرف عن كراسنوف كيف سنشرح لهم عن فيكنر ؟

Tüketiciler, istek ve taleplerini kısıtlandırarak, harcamalarını temel değerleri ile aynı hizaya getirebilir, aynı zamanda kapitalizm ve iş dünyasını sadece daha fazla değil, daha iyi olmaya yönlendirebilir. Şimdi bunu açıklayacağız.
بتقليل الطلب، يستطيع المستهلكون أن يجعلوا مبادئهم متماشيه مع إنفاقهم، و أن يجعلوا الرأسمالية والأعمال، ليست فقط منتعلقة بالكثرة، و لكن بالجودة. سنشرح ذلك في الحال.

Teal'c in taşıdığı larva Goa'uld'u nasıl açıklayacağız?
كيف نحن سنشرح لهم أن " تيلك " يحمل يرقة " الجواؤلد " ؟

Hiçbir şey yok. Hem de hiçbir şey. Bunu nasıl açıklayacağız?
الكثير من لاشئ كيف سنشرح ذلك ؟

Zührevi hastalığı nasıl açıklayacağız?
انه بتول كيف سنشرح المرض الجنسي له؟

Siz yoldayken size durumu açıklayacağız.
سنشرح لكم بينما أنتم في الطريق

Bunu birazdan açıklayacağız.
الآن سنشرح هذا في لحظة.

Sonra ona her şeyi açıklayacağız.
سنشرح له الأمر كله لاحقا

Bütün bunların hepsini ona nasıl açıklayacağız?
كيف سنشرح كل هذا له؟

- Ona bu akşam açıklarız. İkimiz beraber. Daha uygun bir kalacak yer bulması gerekiyor.
سنشرح له الأمر الليلة سوياً عليه أن يجد سكن مناسب أكثر.

Sonra açıklarız. Şoförlüğümün de kötü yanı yok.
سنشرح الأمر لاحقاً ، ولا يوجد خطأ ما بشأن قيادتي

Bizi aramakla iyi yaptınız. Sebebini açıklarız.
كنت محقاً في الإتصال بنا سنشرح السبب

Sonra açıklarız tatlım. Seni seviyorum.
سنشرح لك هذا لاحقاً حسناً ياعزيزتي؟

Nasıl açıklarız ki?
الشرطة - كيف سنشرح لهم الأمر ؟ -