Karakterimizde güçlü bir Sovyet altyapısı ile geleceğiz diye düşündük. | TED | ولذا فجانب من شخصيتنا جاء ربما من خلفية قوية وتدريب سوفيتي ممتاز. |
Savunma Bakanı ve bir Sovyet ajanı öldürülen bir fahişenin hizmetlerini paylaşıyormuş. | Open Subtitles | وزير الدفاع وجاسوس سوفيتي يشتركان فى عاهرة مقتولة؟ |
Çoğunluk bizden olmasına rağmen, diğerlerinin ne yapacağı belli olmaz diye her vagona bir Sovyet Sekreteri atadık. | Open Subtitles | ونتيجة الإنتخابات العامة، ستكون طي الكتمان، سنعيين أمين سوفيتي لكل مقطوره |
General bir süredir, Sovyetlerin psişik güçler hakkında yaptığı araştırmalardan endişeliydi. | Open Subtitles | "... لبعض الوقت كان الجنرال مهتم" "ببحث سوفيتي في القوى العقلية" |
Sovyetlerin mi? | Open Subtitles | هل هو "سوفيتي" ؟ |
Şey, bu bir Sovyet tabancası 1951'den kalma, sanırım. | Open Subtitles | حسنا، على ما أظن بأنه سلاح سوفيتي من 1951 |
Grodno yetimhanesine götürdüler. Ben orada örnek bir Sovyet yurtseverine ve iyi bir komüniste döndüm. | Open Subtitles | لقد حولوني الى سوفيتي وطني وشيوعي جيد |
Kıdemli bir Sovyet yetkilisi onunla ilgilenmesi için gönderildi. | Open Subtitles | أُرسل مسؤول سوفيتي كبير للتعامل معه |
Ben casus değilim, onurlu bir Sovyet erkeğiyim diyordum." | Open Subtitles | لست جاسوساً أنا رجل سوفيتي صادق |
Chyornaya 13. Eski bir Sovyet hapishanesi. | Open Subtitles | تشورنويا 13 ، إنه سجن سوفيتي قديم |
Eski bir Sovyet hapishanesi. Uzun zamandır kullanılmıyor. | Open Subtitles | إنه سجن سوفيتي قديم مهجور منذ مده |
Dün gece bir Sovyet haber programı 31 ağustos gecesi boyunca Batı uçaklarının Sovyet hava sahasında ne kadar ileride dolaştığına dair resimli bir harita gösterdi. | Open Subtitles | الليلة الماضية، برنامج أخبار سوفيتي |
- Eski bir Sovyet ajanı. Küba'da yetişmiş. | Open Subtitles | - وكيل سوفيتي سابق، رفع في كوبا. |
Eski dostun Charley Bascom gizli bir Sovyet ajanıymış. | Open Subtitles | حسناً، صديقكِ القديم (تشارلي باسكوم)، كان عميل سوفيتي متخفي، |
Bu bir Sovyet Robotik Sondası. | Open Subtitles | (إنه مسبار سوفيتي آلي إسمه (فينيرا |