"سوف تشعر" - Traduction Arabe en Turc

• hissedeceksin
• hissedersin
• hissedecek
• Benim yaşadıklarımı sen
• hisseder
• hissedeceğine
• sen de yaşayacaksın

Ne kadar çok eğlenirsen eğlen, kendini yabancı hissedeceksin, bu dili özleyeceksin, bu sokakları, bu kokuları, bütün bu çarşıyı özleyeceksin.
و حتى لو كنت تستمتع بذلك سوف تشعر بالغربة، سوف تفتقد هذه اللغة هذه الشوارع، هذه الروائح ، هذه الفوضى كلها

Tamam, şimdi, kısa bir süre sonra belirgin bir baskı hissedeceksin, tamam mı, ve bu baskının farkında olmanı istiyorum.
والآن سوف تشعر بضغط معين خلال ثوانٍ وأريدك أن تنبته جيداً إلى هذا الإحساس

Sonra işimiz bitecek. Küçük bir iğne hissedeceksin, ama hepsi o kadar.
وعندنا نكون انتهينا سوف تشعر بشكه صغيره فقط

Bilmek istemezsin yoldaş. Çok kötü hissedersin.
أنت لا تريد أن تعرف سوف تشعر أنك سيئ للغاية

Ayaklarının altından toprağın kaydığını hissedecek ve hayata dönecektir.
سوف تشعر بالارض تتغير أسفل قدميها مرات عديدة في حياتها

Benim yaşadıklarımı sen de yaşayacaksın.
سوف تشعر بما شعرت

Ses tellerindeki şişkinlik inince kendini daha iyi hissedeceksin.
سوف تشعر بتحسن عندما الآلم الذي في حبالك الصوتية تهبط

Bu konuda ve oyun hakkında kendini iyi hissedeceksin.
سوف تشعر بالارتياح حول هذا وسوف تشعر بالارتياح تجاه المباراه

İşimiz bittiğinde, sana söz veriyorum, kendini yeni biri gibi hissedeceksin.
عندما أنتهي، أنا أعدك، سوف تشعر وكأنك رجل جديد

Kendini daha iyi hissedeceksin.
و تعيد المال و تعتذر و سوف تشعر بتحسن تجاه نفسك

Bütün bu eşyalardan kurtulduğunda harika hissedeceksin.
بمجرد بيعك لهذه الاشياء سوف تشعر بالسعادة

Akşam, Bar Quiz şampiyonluğu sonrası biranı yudumlarken çok daha iyi hissedeceksin.
اسمع ، سوف تشعر بشعور أفضل الليلة عندما تشرب البيرة وأنت تحمل كأس بطولة مسابقة الحانة

Sana uyuşturucu ilacı verirken sadece batma hissedeceksin, sonra da bir şey hissetmeyeceksin.
سوف تشعر فقط بوخزة قليلة بينما نعطيك دواء التخدير و بعد ذلك

Evine geri döneceksin kendini böyle hissedeceksin çünkü sen iyi birisin.
سوف تعود للمنزل... و سوف تشعر بتلك الطريقة لإنك رجل طيب.

Ölesiye dayak yesen bile. Dövüşürsen, kendini iyi hissedersin.
حتى اذا اخمدت النار التى بداخلك بالشجار , سوف تشعر بتحسن

Yine dudağını patlatırım. Kendini daha iyi hissedersin.
أستطيع أن أشق شفتيك مجدداً، سوف تشعر بتحسن كبير

Bir iki güne daha iyi hissedersin, ama hemen uçamayacaksın.
سوف تشعر بتحسن في غضون يوم أو إثنين بالرغم من أنك لن تكون قادر على الطيران بعيدًا

Bu gece hediye alırsam, onun da bana hediyesi yoksa berbat hissedecek.
إذا كنت تظهر الليلة مع الحاضر، وأنها لا تملك واحدة بالنسبة لي، وقالت انها سوف تشعر الرهيبة.

Vücudu iflas etmeye başladıkça kendini daha iyi hissedecek.
سوف تشعر بتحسّن أكثر حين يبدأ جسدها بالتحلّل.

"Benim yaşadıklarımı sen de yaşayacaksın. " Bundan daha net ne olabilir ki?
(سوف تشعر بما شعرت) ماذا من الممكن ان يعني ذلك ؟

Size birini verirsem, hepsi günah keçisi gibi hisseder.
أنا أعطيك شخص آخر، وأنها سوف تشعر أنها ستعمل يكون كبش فداء.

Beni becerirsen daha iyi hissedeceğine inanıyorum.
اعتقد انك سوف تشعر بتحسن ان جعلتني اضاجعك

Her şey tamamen ters gitti. Yaşadıklarımı sen de yaşayacaksın.
. كل شئ جرى خطأً . سوف تشعر بما أشعر