| Bayan Sawyer, Hayvanları Koruma Derneği köpeğimizin sizde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | جمعية الرفق بالحيوانات قالت ان كلبي عندك يا انسة سوير. |
| Seni utandırmak için Diane Sawyer'a kim kaset göndermiş olabilir ki? | Open Subtitles | مانوع شريط الفيديو الذى ارسل الى دايان سوير ليحرجك بهذا الشكل؟ |
| Peyton Sawyer Los Angeles'a gitti, fakat başarı hemen gelmedi. | Open Subtitles | بايتون سوير ذهبت الى لوس انجلوس النجاح لم يأتي بسهولة |
| Daha önce bahsettiğim gibi iki çocuğum var: Sawyer ve Avery. | TED | أنا عندي اثنين من الأبناء كما ذكرت، سوير وأفيري. |
| Diane Sawyer, Wendy Williams hatta Oprah'tan bile aradılar. | Open Subtitles | لقد تلقينا مكالمات من داني سوير وويندي ويليامز اللعنة ومن أوبرا |
| Sizin bu yaşlı kurt acayip bir şekilde güçlü Bayan Sawyer. | Open Subtitles | كلبك العجوز قوي بشكل غير اعتيادي, يا سيدة سوير. |
| Sana ve Sean'a Tom Sawyer'ı okuduğumu hatırlıyor musun? | Open Subtitles | تذكّرين عندما كنت أقرا مغامرات توم سوير لك ولـ شون؟ |
| Ayriyeten, Diane Sawyer ile evli. | Open Subtitles | هل الممثل المساعد جيد ؟ إنه رائع ومتزوج من دايان سوير |
| Kaliteli. Belki de yeni bir Diane Sawyer'ı işe alıyor olacaksın. | Open Subtitles | يمكن توظيفها على البرنامج القادم لـديان سوير |
| Sawyer'ı yerde buldum. Bırakıp gitmişsin... - O iyi mi? | Open Subtitles | عدت فوجدت سوير مستلقي على الأرض لقد رحلت فقط |
| Peyton Sawyer, her geçen dakika daha seksi bir hale bürünüyor. | Open Subtitles | بايتون سوير, تصبحين اكثر اثارة في كل ساعة |
| Tamam, Sawyer... demek ki içinde gerçek bir insan varmış. | Open Subtitles | ... حسناً يا سوير إذاً هناك فعلاً شخص حقيقي بالداخل |
| Ve buna gerçekten inanıyor musun... sen ve P. Sawyer'ın sadece arkadaş olmanıza yani? | Open Subtitles | وانت تصدق ذلك ؟ انك انت وبي سوير فقط اصدقاء ؟ |
| Hayır, bir dakika. Bu benim, Peyton Sawyer, Şirket Başkanı. | Open Subtitles | لا، أنتظر إنها أنا، بيتن سوير رئيسة المجموعة |
| Peyton Sawyer kendi müzik şirketini kuruyor. | Open Subtitles | بايتون سوير بدأت تعمل على شركة تسجيلات خاصة بها |
| Ayrıca, kim sana âşık olmaz ki, Peyton Sawyer? | Open Subtitles | بجانب , من الذى لا يقع فى حبك , بيتون سوير |
| Bayan Sawyer'ın müvekkilimin ebeveynleri ya da finansal durumu hakkında soru sormasını istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد ان تسألني السيدة سوير أي سؤال حول أهالي عملائي أو حول شؤونه المالية. |
| Bay Winstone, burada Diane Sawyer'dan bahsediyoruz. - Alvarez mi? | Open Subtitles | سيد وينستون هذا ديان سوير الذي نتحدث عنه |
| O zaman bayan Sawyer'a görüşme olmayacağını söylemek zorundasınız. | Open Subtitles | أتوقع انه يجب عليك ان تخبري السيدة سوير انه لا توجد اي مقابلة |
| "Pazartesi sabahı, Tom Sawyer kendini perişan hissetti..." | Open Subtitles | في صباح الاثنين توم سوير شعر بأنه مغلوب على أمره |
| Dedektif Thomas'ı öldüren silah balistikte bir Sig Sauer P-228 olarak tanımlandı. | Open Subtitles | المسدس الذي قتل المحقق "توماس".. "بحث حركة الأجسام" عرّفه ك"سيج سوير P-228". |