"سيأتي إلى" - Traduction Arabe en Turc

    • gelecek
        
    • gelir
        
    • gelsin
        
    • geleceğini
        
    • ya geliyor
        
    • gelecektir
        
    Sabah 4'te evime gelecek. Open Subtitles ، نعم ، تعال وشاهد بنفسك سيأتي إلى منزلي الرابعة هذا الصباح
    Yeni ihtiyar kim ve ne zaman buraya gelecek? Open Subtitles إذاً من هو الشيخ الجديد و متى سيأتي إلى هنا ؟
    George benim için piyanoyu almış ve doğrudan buraya gelecek. Open Subtitles لقد اشترى لي "جورج" البيانو، و سيأتي إلى هنا مباشرةً
    Buraya gelir hemen Başkomiser Kenji'yi öldürürdü. Open Subtitles لـ كان سيأتي إلى هنا و يقتل المشرف كينجي مرة واحدة
    - Ama denemeye değer. - Buraya niye gelsin ki? Open Subtitles حسناً ، ذلك يستحق المحاولة لماذا سيأتي إلى هنا؟
    Birkaç ay sonra, Princeton Üniversitesi'nde profesör ve bu çalışmanın yazarlarından olan Eldar Shafir'in Hollanda'ya, yaşadığım yere geleceğini duydum. TED بعد بضعة أشهر، سمعت أن إلدر شافير، أستاذ في جامعة برنستون وأحد باحثي هذه الدراسة، كان سيأتي إلى هولندا، حيث أعيش.
    Marmaro Bale'si ilk kez Prag'dan Londra'ya geliyor. Open Subtitles باليه الماراما سيأتي إلى لندن لاول مرة من البراغ
    Ya o buraya gelecektir ya da kadın ona gidecektir. Open Subtitles سيأتي إلى هنا أو ستذهب هي إليه
    Gerek yoktu. 20 dakika içinde sunum yapmak için morga gelecek. Open Subtitles لا نحتاج إلى ذلك , هو سيأتي إلى المشرحة خلال 20 دقيقة لتقديم عرض
    Diğer iki çocuğu öldürdükten sonra en son buraya gelecek. Open Subtitles سوف يقتل الصبيين الآخرين وبعدها سيأتي إلى هنا.
    Patron çikolata kutusu için buraya gelecek. Open Subtitles . الرئيس سيأتي إلى هنا من أجل علبة الشوكلاته
    Sence buraya her hafta nasıl gelecek, yılın annesi? Open Subtitles وكيف تظنين بأنه سيأتي إلى هنا كل اسبوع يا ام العام؟
    Yardım çağırıp buraya gelecek. Open Subtitles قال أنّه سيحصل على دعم ومن ثمّ سيأتي إلى هُنا.
    Kuzey'de beklediğimizi sanacak ve vadi tarafından gelecek. Open Subtitles هو يعتقد أننا سننتظره في الشمال حيث أنه سيأتي إلى أسفل الوادي
    Haber alınca yanında bir kaç dedektifle gelecek. Open Subtitles و عندما يفعل، سيأتي إلى هنا مع بضعة محققين.
    Kazandığını alıp gidemeyecekse kim gelir buraya? Open Subtitles من سيأتي إلى هنا إذا كان يعجز عن المغادرة مع أرباحه؟
    Kocam yakında gelir ve o bir polis! Open Subtitles زوجي سيأتي إلى البيت قريبا، وهو شرطي
    Sağlık müfettişi birazdan gelir benim de "A" almam lazım. Open Subtitles مفتش الصحة سيأتي إلى هنا قريباً، A" وأنا في حاجة للحصول على علامة".
    Neden buraya gelsin ki? Open Subtitles لماذا سيأتي إلى هنا؟
    Neden buraya gelsin ki? Open Subtitles لماذا سيأتي إلى هنا؟
    Anne benimle tartışma. Kimin geleceğini bilmiyoruz. Open Subtitles لاتجادليني ياأمي نحن لانعرف من سيأتي إلى هنا
    Bernard bugün buraya geleceğini söyledi mi? Open Subtitles هل قال بيرنارد أنه سيأتي إلى هنا اليوم ؟
    Meseleyi kişisel olarak görüşmek için Capua'ya geliyor. Open Subtitles سيأتي إلى (كابوا) من أجل ذلك ليناقش المسألة شخصياً
    Buraya da gelecektir. Open Subtitles سيأتي إلى هنا أيضًا.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus