Senin pürüzüsüz, beyaz tenin nasıI dayanır o annesinin rızası olmadan birşey yapamayan adamın terine? | Open Subtitles | كيف سيتحمل جلدك الأبيض الرقيق الإحتكاك بعرق ذلك العجوز الذي لم يقم بشيء قط دون موافقة أمه |
Geminin kalkanı geçmemize yetecek kadar dayanır. | Open Subtitles | درع السفينة سيتحمل بما فيه الكفاية لنمر من هناك |
Gerekiyorsa dayanır. | Open Subtitles | - سيتحمل ايها القائد، ان كان ذلك ضروريا ً |
Kritik an burası, acaba ısı kalkanı dayanacak mı ? | Open Subtitles | هذه هي اللحظة الحاسمة هل سيتحمل الدرع الحراري؟ |
Karaciğerim bunca ilaca daha ne kadar dayanacak, bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم لكم مِن الوقت سيتحمل كبدي تعاطي كل هذه الأشياء. |
Kalbinin bütün bunlara dayanacağını mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقد حقاَ أن عدادك سيتحمل كل ذلك ؟ |
- Sence ay bunu kaldırabilir mi? | Open Subtitles | هل تعتقد أن القمر سيتحمل ذلك؟ إنها ستتحمل ذلك |
-Dayanır komutan. Gerekiyorsa dayanır. | Open Subtitles | - سيتحمل ايها القائد، ان كان ذلك ضروريا ً |
Fırtınaya dayanır mı? | Open Subtitles | هل سيتحمل عاصفة؟ |
Hangi koca buna dayanır ki? | Open Subtitles | {\pos(192,210)} أقصد، أيّ زوج سيتحمل هذا؟ |
Hiçbir fikrim yok, ama çocuk sakinliğini kaybetmeye başladı. Orada daha ne kadar dayanır, bilemiyorum. | Open Subtitles | {\pos(192,230)} لا فكرة لديّ لكن بدأ هذا الطفل بالإنهيار، لا أدري إلى متى سيتحمل هناك. |
En az 10 dakika dayanır. | Open Subtitles | سيتحمل على الأقل 10 دقائق. |
Kalkanlar inikken burası bir isyana bile dayanır. | Open Subtitles | -انا اعمل افضل وحدي هذا الدرع سيتحمل |
dayanır. | Open Subtitles | سيتحمل |
- dayanır. | Open Subtitles | - سيتحمل. |
Bakalım havasız ne kadar dayanacak. | Open Subtitles | دعنا نرى كم من المدة سيتحمل بدون هواء |
Bakalım havasız ne kadar dayanacak. | Open Subtitles | دعنا نرى كم من المدة سيتحمل بدون هواء |
Matt'in beyninin ne kadar dayanacağını bilmiyorum. Kalbi yeterli oksijen pompalamıyor. | Open Subtitles | و لا أعرف إلى متى سيتحمل مخ (مات) قلبه لا يضخ ما يكفي من أكسجين |
Buna dayanacağını sanmam. | Open Subtitles | -لست واثقة أنه سيتحمل هذا |
Bu kadarını kaldırabilir sanmıştım ama kalp rahatsızlığı olmalı. | Open Subtitles | ظننتُ بأنه سيتحمل لكن، يبدو بأن كان لديه مشاكل في القلب |